 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1987/2137
K: 1987/2411
T: 25.02.1987
DAVA : Davacı, ücret zammı farkı, geçen günler karşılığı tazminatı ile sendikal ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm, süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : 1 - Davacı, temyiz isteğinden feragat etmiş olmakla bu temyiz isteğinin feragat sebebiyle reddine,
2 - Toplanan delillere dosyadaki yazılara ve kararın dayandırıldığı kanuni gerektirici sebepler göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
a) davacının iş akdi, sendikaya üye olması nedeniyle feshedilmiştir. Bu durum 2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun 31 inci maddesinin 3 ve 5 yılı İş Kanunu'nun 13 üncü maddesinin sondan bir önceki fıkrasındaki kötüniyet halini oluşturur. Böyle olunca coğun içinde azın da bulunduğu ilkesince İş Kanunu'nun 13 üncü maddesindeki kötüniyet tazminatına hükmetmek gerekir. Sendikal tazminata karar verilmiş olması isabetli değildir. O halde, karar bozulmalıdır.
b) Olayda manevi tazminatı gerektiren bir durum yoktur. Manevi tazminatın şartları gerçekleşmemiştir. Buna rağmen manevi tazminata karar verilmiş olması isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebeplerden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halnde ilgiliye iadesine, 25.2.1987 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Davacı lehine hükmedilen Sendikal tazminatı, 1475 sayılı Kanunun 13 üncü maddesinin sondan bir evvelki bendine göre kötüniyet tazminatı verilmesi gerektiği görüşü ile bozulmuş olduğundan, ayrıca boşta geçen sürenin tamamını kapsıyacak şekilde tazminata hükmedilmemesi gerekir. Gerçi 13 üncü maddenin son bendinde "tarafların ayrıca tazminat isteme hakları saklıdır" denilmekte ise de; bu zararın neden ibaret olduğunu, iddia eden tarafın isbat etmesi gerekir. Yoksa akdin feshi sebebiyle yeniden işe giren işçinin arada geçen sürenin, yeni bir iş bulma imkanları dışında kaldığı gerçekleşmiş kabul edilerek tüm süreyi kapsayacak biçimde ve hiç bir iş yapmadan, iş bulmaya gayret sarfettiği dahi araştırılmadan aynı ücretlerle çalışılmış gibi tazminata hükmedilmesi maddedeki tazminat anlamına uygun düşmediğinden kararın bu yönden de bozulması oyundayım.