 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
8. Hukuk Dairesi
E: 1987/1157
K: 1987/1008
T: 09.02.1986
DAVA : Ayşe ve müşterekleri vekili ile Asım vekili aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair, (Kırşehir 1. Asliye Hukuk Hakimliği)nden verilen 18.7.1985 gün ve 181/333 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli bulunmamaktadır. Davacılar yapılan harici taksime istinatla imarın 1303 ada 4 parselinde kayıtlı taşınmazdaki 102/705 hissenin ve yine imarın 1304 ada 2 parselinde kayıtlı taşınmaza ilişkin tapu kaydındaki 81/457 hissenin ve kadastronun 299 ada 22 parselinde kayıtlı taşınmaza ilişkin tapu kaydındaki 3/16 hissenin iptal ve adlarına tescilini istemişlerdir. Mahkemece istemin kabulü cihetine gidilmiş ve hüküm davalı vekili tarafından temyiz olunmuştur. Uyuşmazlık konusu taşınmazlar 2613 sayılı Kanunun kapsamında olup olayda 766 sayılı Tapulama Kanunun hükümlerinin uygulama yer ve olanağından bahsolunamaz. Taşınmazların bu niteliği itibariyle taksimin geçerli olabilmesi için Medeni Kanunun 611. maddesi gereğince yazılı şekilde yapılmış olması icap eder. Oysa, uyuşmazlıkta böyle bir yazılı taksim belgesinin varlığından sözedilmemiştir. Ancak, mahkeme Medeni Kanunun az önce açıklananmaddesi ile getirilen kuralın istisnası olan 1515 sayılı Kanunun uyuşmazlığın hallinde tatbikinin mümkün olup olmayacağı yönü üzerinde durmamış, bu şekilde bir araştırmaya girmemiştir. Bu itibarla değilen yön nazara alınmak, taksimin tarihi araştırılmak ve olayda 15151 Kanunn hükümlerinin tatbikinin mümkün olup olamayacağı belirlenmek, mümkün olmadığı takdirde yazılı olmayan taksime değer verilemeyeceği düşünülmek ve deliller bu dairede takdir olunarak sonucuna göre bir karar verilmek gerekirken aksine düşüncelerle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olduğu gibi kabul şekline göre de önce Süleyman'a ait olan taşınmazın İsmali ve Mehmet Salih aralarında taksimi sonucu İsmali'e düştüğü sonucuna varılıp İsmail mirascılarından Kadir çocuklarının açtığı işbu davada İsmail'in ölüm tarihi itibariyle terekesinin iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabii bulunduğu dikkate alınmaksızın İsmail mirascısı Ayşe'nin muvafakatının alınması veya davaya dahil edilmesi ya da İsmail terekesine bir mümessil tayin ettirilerek onun huzuru ile duruşmaya devam olunması lüzumunun dava şartını teşkil eylediği ve mahkemece re'sen dikkate alınacağı lüzumunun düşünülmemiş olması dahi isabetsiz ve temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA) ve 1500 lira peşin harcın istek halinde temyiz eden iadesine, 9.2.1987 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.