 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1987/7693
K: 1987/9900
T: 15.10.1987
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla gereği görüşülüp düşünüldü :
KARAR : Dava işyeri ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkeme davayı kabul etmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.
B.K.'nun 262 nci maddesi uyarınca aktin feshine ilişkin tahliye isteği 6570 sayılı yasa kapsamına giren ve bu yasanın 7/b,c,ç maddelerine dayanan tahliye davalarına konu yerler için uygulanır. Bu maddenin tatbiki için aktin süresiz hale dönüşmesi icabeder. Süresiz akitlerde altı aylık dönemler için üç ay önce davalıya feshi ihbar tebliğ ettirilmesi, o dönemin sonunda da tahliye davasının açılması gerekir. Altı aylık dönemin birinde tebliğ ettirilen ihtar ancak o dönemin sonunda dava açma hakkını verir; daha sonraki dönem için hukuki sonuç doğurmaz. B.K. kapsamına giren yerlerine tahliyesi için koşulları taşıyan feshi ihbar yeterlidir. Başka bir sebep aramaya gerek yoktur. 6570 sayılı yasa kapsamına giren ve süresiz akde konu teşkil eden bu yasanın 7/b,c,ç maddelerine dayanan tahliye davasına konu olan yerler için ise B.K.'nun 262 nci maddesindeki feshi ihbar sadece dava süresi için önem taşır. Süre yönünden ihbar koşulu yerine getirilmişse anılan yasanın 7/b,c,ç maddelerine dayanan dava sebebinin ayrıca ispat edilmesi şarttır. Olayımızda: Davacı kiralananı 28.3.1983 tarihinde iktisap etmiştir. Ancak davalının kiracılığı bu tarihten çok evvel başlamış bulunmaktadır. Kira başlangıcını iktisap tarihi olarak kabul etmek mümkün değildir. Davacı eski malikle davalının yaptığı sözlü kira akdinin başlangıcını belirtmemiş, davalı ise kira başlangıcını Mart 1982 olarak iddia etmiştir. Bu durumda aktin süresiz olduğu ihtilafsızdır. Bütün sorun sözlü kira akdinin başlangıcı hususunda toplanmaktadır. Bu konuda davacının beyanının alınması, uyuşmazlık halinde tanık dinlenmesi mümkün olduğundan, önce tanık dahil davacı delillerinin, daha sonra varsa davalının mukabil delillerinin toplanması, böylece kira başlangıcının kesin olarak saptanması gerekir. Bu hallolduktan sonra yukarıdaki esaslar dairesinde feshi ihbarın süresinde yapılıp yapılmadığının, davanın müddetinde açılıp açılmadığının belirlenmesi, B.K. 262 nci maddesi koşulları yerine getirlmiş ise o takdirde ihtiyaç delilleri üzerinde durulması gerekir. Bu aşamalı hususlar gözönünde tutulmadan eksik inceleme ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olmakla hükmün bozulması icabetmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK.'nun 428 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.10.1987 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.