 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1987/7026
K: 1987/6922
T: 09.06.1987
DAVA : Mahalli Mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar dairemizin 13.3.1987 gün ve 1381-2989 sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Bu kararın tashihen tetkiki davacı tarafından süresi içinde istenilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Davacı şirket işyeri ihtiyacı nedeniyle davalı aleyine tahliye davası açmış, mahkeme davayı reddetmiş, dairemizce bu karar onanmış bu kez davacı vekili karar düzeltme isteğine bulunmuştur.
Davacı Tamal Ticaret Anonim Şirketi dava konusu Kent Sinamasına bizzat işleteceğini beyanla süresi içinde iş bu tahliye davasını açmıştır. Davalılar, ihtiyacın gerçek ve samimi olmadığını, davacının mevcut bir işi olduğunu, amacın kira bedelini artırmaya yönelik bulunduğunu, bu konuda birde teyp bandının olduğunu idef'i olarak ileri sürmüştür. Davacı şahitleri ihtiyaç iddiasını doğrulamışlar, Davalı tanıklarından Zafer Şener davacı şirketin yöneticisi ile davalı şirketin temsilcisi Mehmet Soyarslan telefonla konuştuklarını bu konuşmada davacı şirket temsilcisinin yıllık kiranın yirmibeşmilyona çıkarılmasını istediklerini, kendi çalıştığı davalı şirket yönetim kurulunun bu miktarı kabul etmediğini, durumu telefonla davacı şirkete kendisinin bildirdiğini ve konuşmayı banda kendisinin aldığını söylemiştir.
Davacı şirketin, sözleşmenin 4/a maddesi uyarınca sinema işletmeciliği yapabileceği anlaşılmaktadır. Gerçek kişilerde mevcut bir işin varlığı halinde ikinci bir iş yapma isteği zorunlu ihtiyaç olarak kabul edilemez. Ancak şirketi gerçek kişiler gibi mütalaa etmek imkansızdır. Bunun sonucu şirketin, sözleşmesine uygun olarak birden çok iş yapması ve mevcut işine ilaveten ikinci bir iş için tahliye davası açması mümkündür. Olayımızda olduğu gibi davacı şirketin yedek parça ticareti yapması, ona ilaveten sözleşmenin verdiği imkanla sinema işletmeciliği yapmasına engel teşkil etmez. Davacının kira ilişkisi devam ettiği sürece kira bedelinin uygun miktara çıkartılmasını istemesi mülkiyet hakkının ve kiralayan sıfatının verildiği bir hak olduğundan buna ilişkin konuşma ihtiyacının olmadığını göstermez. Bu husustaki bantta aynı niteliği taşıdığından onun dinlenmesine gerek olmadığı yolundaki mahkemenin ara kararında bir usulsüzlük yoktur. Tüm deliller bir arada değerlendirildiğinde ihtiyacın kabulüyle kiralananın tahliyesine karar verilmesi gerekirken davanın reddi usul ve yasaya aykırı olduğundan madde onayan dairemiz kararında da isabet bulunmadığından karar düzeltme isteğinin kabulüyle mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle karar düzeltme isteğinin kabulüyle 13.3.1987 günlü dairemiz onama kararın kaldırılmasına ve mahkeme kararının HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene davacı tarafa ödenmesine 9.6.1987 gününde oybirliğiyle karar verildi.