 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1987/5789
K: 1987/10918
T: 06.11.1987
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan ortaklığın giderilmesi davasına dair karar davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, ortaklığın giderilmesi isteminden ibarettir. Mahkemece satış suretiyle ortaklığın gdierilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1 - Dosyadaki yazılarla toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerekçelere göre bir kasım davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2 - Tapu paydaşlarından (H.K.)'nun ölü bulunduğu tapudaki beyanlar hanesindeki kayıttan anlaşılmaktadır. Bu ortağın mirasçılarını belgeleyen veraset ilamanını ibraz ettirilerek bunların da davaya dahili ve bunlar huzurunda yargılamanın bitirilmesi gerekir.
3 - Satış yoluya ortaklığın giderilmesi istenilen taşınmaz üzerinde bina, ağaç vesaire gibi muhtesat varsa bunlar M.K.'nun 619. maddeki uyarınca arzın mütemmim cüz'ü sayıldığından fazla birlikte satışına kara verilir Ancak bunların bir kısım paydaşları aidiyetine ilişkin tapuda şerh varsa veya bu hususta tüm paydaşlar itifak ediyorsa o takirde değerlere göre oran kurulması ve satış parasının bu oran esasa alınarak dağıtılması gerekir. Oran kurulurken muhtesatın ve arzın dava tarihi itibariyle ayrı ayrı değeri takdir ettirilir, bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri saptanır, bulunan tüm değer muhtesat bedeline ve arzın kıymetine ayrı ayrı oranlanarak yüzde itibariyle ne kadarının muhtesata, ne kadarının arza isabet ettiği belirlenir. Satış bedelinin dağıtımında da bulunan bu yüzde nisbetler gözönünde tutularak muhtesata isabet eden kısmın sadece muhtesat sahibine veya payları nisbetinden sahiplerine arzı isabet eden, kısmı da payları oranın da tüm paydaşlara verilmesi icabeder.
Muhtesatın arzın paydaşlarına değil de üçüncü şahsa aidiyetinin anlaşılması halinde bu şahsın muhtesat nedeniyle davaya dahil etme ve ona satış bedelinden pay verme mümkün değildir.
Olayımızda: 1439 - 1592 parsellerde (M.) ve (H.K.) ve diğerlerine ait evler olduğu tapu kaydında beyanlar hanesindeki bilgiden anlaşılmaktadır. Yukarıdaki esas dahilinde oran kurularak bina bedellerinin bina sahiplerine, geriye kalan satış bedelinin de paydaşlara dağıtılmasına karar verilmesi gerkirken bundan zuhul olunması doğru değildir.
SONUÇ : Yukarda açıklanan 2 ve 3. maddeler gereğince HUMK.'nun 428. madesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 6.11.1987 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.