 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1987/15864
K: 1988/3385
T: 07.03.1988
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla; dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava işyeri ihtiyacı nedeniyle tahliye davasıdır. Mahkeme, tahliye kararı vermiştir. Karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
İşyerine ilişkin tahliye davalarında ihtiyaçlının kirada olması halinde, ihtiyacın kabulü için ihtiyaçlının ya tahliye tehdidi altında bulunması veya kiralananın yapılacak iş için daha üstün nitelikte, hiç olmazsa çalışılan yerle eşdeğer vasıfta bulunması gerekir. Eşdeğerlik halinde mülkiyet hakkının üstünlüğü nazara alınarak aynı işin kiralananda yapılmasında ihtiyaçlının tercihi esas alınır. Tehdit ve üstünlük koşullarından birinin varlığı ihtiyacın kabulü için yeterlidir. İkisinin birarada bulunması gerekmez.
Tahliye tehdidinin varlığı ileri sürülmemişse mahkemece bu cihet re'sen araştırılamaz. Çünkü mahkemenin ileri sürülmeyen bir husus hakkında inceleme yapması mümkün değildir. Ancak, açıkca kiralananın üstün vasıfta olduğu belirtilmese dahi ihtiyaç iddiasının içinde bu isteğin varlığını kabul etmek gerekir. üstünlük vasfı uzman bilirkişi aracılığı ile halen ihtiyaçlının çalıştığı yer ile kiralananda keşif yapılarak yapılacak iş yönünden her iki işyerinin kıyaslaması suretiyle saptanır.
Olayımızda; davacı dava konusu yerde kirada yapmakta olduğu sıhhi tesisatçılık işlerini yapacağını ileri sürmüştür. Halen kiracı olarak bulunduğu Ostim Sanayi Sitesi'ndeki yerin 200 m2 olduğu, arka kısmında asma kat bulunduğu ve içinde elektrik su tesisatı WC'sinin mevcut olduğu tesbit edilmiş, dava konusu yerin de pastahane imalathanesi olarak kullanıldığı, normal sokak girişinden 2 metre aşağıya inilmek suretiyle 30 m2 genişliğinde zeminde bir yer olduğu saptanmış, her iki taşınmazın eşitlik veya üstünlük bakımından karşılaştırılması yapılmamıştır.
Oysaki, yukarda belirtildiği şekilde işyeri ihtiyacında, ihtiyaç duyulan yerin kiracı olarak kullanılmakta olan yere göre üstünlüğü ve en azından eşit durumda olduğunun saptanmış olması gerekir. Karara esas alınan raporda bu hususlar açıklığa kavuşturulmadığından raporun da yeterli olduğu söylenemez. Mukayeseli bir bilirkişi raporu alınarak yukarıdaki esaslara göre değerlendirme yapıldıktan sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Karar bu sebeple bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 7.3.1988 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.