 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1987/15816
K: 1988/3464
T: 07.03.1988
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, iş yeri ihtiyacı için tahliye isteminden ibarettir. Mahkeme, tahliyeye karar vermiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, malik ve kiralayan olarak dava konusu olup bir kira mukavelesi altında davalıya kiralanan 64 ve 65 kapı numaralı iki dükkanda eşinin ticaret yapacağını ileri sürerek tahliyelerine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ise, davacının Merzifon'da resmi doktorluk yaptığını ve orda oturduğunu, üstelik orada muayenehanesinin bulunduğunu ve yine aynı yerde ayrıca inşaat işiyle meşgul olduğunu, davacının karısının ticaret işiyle meşgul olmasının mümkün olmadığını savunarak samimiyetsizlik iddiasında bulunmuş ve davanın reddini talep etmiştir.
Davacı dilekçesinde, karısının ticaret yapacağından bahsetmiş, ticari işin türünü açıklamadığı halde duruşma sırasında çocuk konfeksiyonculuğu ve ayakkabı ticaretinden bahsetmiştir. Gösterdiği davacı tanıkları da davacının karısından çocuk konfeksiyonculuğu ve parfümeri işi yapacağını duyduklarını ve bir süredir ihtiyaçlının koleje ve Ziraat Fakültesine devam eden iki çocuğuyla beraber Ankara'da oturduğunu, davacı kocanın Merzifon'da doktorluk yaptığını ve inşaatı olduğunu bildirmişlerdir.
Yapılan keşifte bilirkişi, davacının eşinin yapmak istediği işe dava konusu yerlerden sadece birisinin yeterli olduğunu belirtmesi üzerine, davalı taraf dükkanlardan birisini tahliye edebileceklerini söylemiştir.
Bilirkişi, davacının karısının yapmak istediği işe dükkanlardan birisinin yeterli olduğunu belirtmiş ve davalı taraf da aynı doğrultuda dükkanlardan birinin tahliyesini benimsemiş olmasına göre, davacı tarafın tercihine göre bir dükkanın tahliyesine karar vermek gerekirken ihtiyaç fazlası diğer dükkanın da tahliyesine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Karar bu sebeple bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 7.3.1988 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.