 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1987/12393
K: 1988/356
T: 15.01.1988
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla gereği görüşülüp düşünüldü :
KARAR : Dava, feshi ihbar sebebiyle kiralananın tahliyesi isteğine ilişkindir. Mahkeme kira yönünden davayı red etmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz olunmuştur.
B.K.'nun 262 nci maddesi uyarınca aktin feshine ilişkin tahliye isteği 6570 sayılı kanunun 1 inci maddesi uyarınca, hem Borçlar Kanunu'nun hem de 6570 sayılı yasa kapsamına giren ve bu yasanın 7/b,c,ç, maddelerine dayanan tahliye davalarına konu yerler için uygulanır. Bu maddenin tatbiki için aktin süresiz hale dönüşmesi icap eder. Süresiz akitlerde 6 aylık dönemler için üç ay önce davalıya feshi ihbar tebliğ ettirilmesi, o dönemin sonunda da tahliye davasının açılması gerekir. Altı aylık dönemin bitiminde tebliğ ettirilen ihtar ancak o dönemin sonunda dava açma hakkını verir, daha sonraki dönem için hukuki sonuç doğurmaz. B.K. kapsamına giren yerlerin tahliyesi için koşulları taşıyan feshi ihbar yeterlidir. Başka bir sebep aramaya gerek yoktur. 6570 sayılı yasa kapsamına giren ve süresiz akde konu teşkil eden bu yasanın 7/b,c,ç maddelerine dayanan tahliye davasına konu olan yerler için ise B.K.'nun 262 nci maddesindeki feshi ihbar sadece dava süresi için önem taşır. Süre yönünden ihbar koşulu yerine getirilmişse anılan yasanın 7/b,c,ç maddelerine dayanan dava sebebinin ayrıca ispat edilmesi şarttır.
Olayımızda: Taraflar arasındaki 9.3.1978'de 6 ay süreyle yapılan sözleşme 6.2.1979'da yapılan ilave ile 31.3.1979'a kadar uzatılmış ve bu tarihten sonra B.K.'nun 263 üncü maddesi gereğince süresiz hale gelmiştir. Bu nedenle aktin sonunu belirlemek için önce aktin fesh edildiği belirtilmiştir. Bu feshi ihbar Borçlar Kanunu'nun 262 nci maddesindeki esaslara uygundur. Dava da süresinde 4.4.1986'da açılmıştır. Bu hale göre tahliye kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde süre yönünden davanın reddi usul ve yasaya aykırı olmakla hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün H.U.M.K.'nun 428 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.1.1988 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.