Taraflar arasındaki kamulaştırma değerinin artırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, davanın reddine dair verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekili yönünden süresinde verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla; dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra, gereği görüşülüp düşünüldü:

Davacı kendisine yapılan tebligat üzerine kamulaştırma bedelinin artırılması davasını açmıştır. Davanın devamı sırasında taşınmaz malın ferağını davalı idareye vermiş olması rızai istimlak niteliğinde değildir. Zira, Kamulaştırma Yasasının 8. maddesine göre, anlaşmak suretiyle kamulaştırmanın varsayılabilmesi için idarenin kendi ihale komisyonu yoksa bu amaçla kuracağı komisyon marifetiyle bedel tespit ettirmesi gerekir. Böyle bir işlem yapılmadığına göre tapudaki akit tablosundaki rızai istimlak sözleri ferağın rıza ile verilmesi anlamında bulunduğundan işin esasına girilerek yapılacak inceleme Sonucuna göre karar verilmesi gerekirken kararda yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.

Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükmün açıklanan nedenlerle HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA) ve peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene geri verilmesine, 10.6.1988 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

Kamulaştırma Kanununun 8. Maddesinde kamulaştırma işleminin her saf hasında" mal sahibi ile anlaşarak taşınmaz malın satın alınabileceği hükme bağlanmıştır. Sayın çoğunluğun açıkladıkları gibi idarenin kendi komisyonuna bir değer biçtirmesi bu işlem için şart değildir. Kanun hükmünü o şekilde anlamak "anlaşma" fikri ile bağdaşmaz, idarenin kendi komisyonuna değer biçtirmesi veya biçtirmemesi idarenin ve işi niteliğindedir. Tarafların bedel üzerinde serbest irade ile anlaşmaları yeterlidir. Yukarıda da açıklandığı gibi bu anlaşmanın kamulaştırmanın her hangi bir safhasında oluşması mümkündür.

Tarafların serbest iradelerinin kamulaştırma ve bedel kesinleşmeden birleştiği dosya arasında bulunan akit tablolarında yazılı alan rızai istimlak suretiyle bedel mukabilinde sattım. - " ve "rızai istimlak suretiyle ... bedelle satın aldım" sözlerinden açıkça anlaşılmaktadır. Bu belgelere karşı bir diyeceği olmadığını davacı vekili duruşmalarda açıklamış tır. Davacı vekilinin dahi iddia etmediği bir biçimde bu sözlerin "ferağın rıza ile verilmesi anlamında bulunduğunu" kabul etmek mümkün değildir. Karar onanmalıdır.

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini

Yargıtay Kararları 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 1999 1998 1997 1996 1995 1994 1993 1992 1991 1990 1989 1988 1987 1986 1985 1984 1983 1982 1981 1980 1979 1978 1977 1976 1975 1974 1973 1927-1972