 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
5. Ceza Dairesi
E: 1987/4047
K: 1987/3972
T: 12.11.1987
DAVA : Fatma'yı kasten öldürmekten ve geceleyin konut dokunulmazlığını ihlal etmekten sanık Yaşar'ın yapılan yargılanması sonunda hükümlülüğüne ilişkin Alaşehir Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 14.7.1987 gün ve 12/64 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi sanık, müdahiller Yunus, Cennet ve Cumhuriyet Savcısı taraflarından istenilmiş olduğundan dava dosyası Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile dairemize gönderilmekle kararda açıklanan nedenle incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi :
1 - Yetkileri bulunmadığından müdahillerin duruşma isteğinin reddine
2 - Mahkemenin irat ve ikame edilen delilleri duruşmadan ve tahkikattan edindiği kanaatle takdir ederek mesken masuniyetini ihlal suçunun sübutu ve vasfı yönünden vardığı sonuçta bir isabetsizlik görülmemiş, sanığın maktüleyi ve onun eşini dövmek için eve girmesinden rıza keyfiyeti bahse konu olamayacağının aşikar bulunması da mahkemenin kabulünü ayrıca doğrular mahiyette görülmüş olduğundan tebliğnamenin 1. bendinde yazılı bozma isteğine iştirak olunmamıştır.
3 - Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçlarını sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçlarının nitelikleri tayin, takdiri cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanığın mesken masuniyetini ihlal suçu yönüyle sübuta yönelen, Cumhuriyet Savcısının mesken masuniyetini ihlal suçu bakımından sübuta ilişen, müdahilin vasfa, tahrikin bulunmadığına eksik incelemeye, takdiri tahfife vesaireye yönelmiş olan ve olay yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine ancak :
Evine girilerek sandalyesinin sanık tarafından alındığını gören maktüle Fatma'nın sanığın camını kırması ve bağırmasını müteakiben, kendisini ve kocasını dövmek için evine girip mesken masuniyetini ihlal eden sanığa adiyen müessir fiil ika etmesinin sanıktan gelen haksız hareketlere birer tepki mahiyetinde olması gözönünde tutularak ağır tahrik nedeni teşkil etmeyeceği etki ve tepki arasındaki nisbetsizliğin sadece sanık lehine TCK.nun 51/1. maddesinin uygulanmasını mucip adi tahriki oluşturacağı düşünülmek gerekli iken 51/2. maddenin tatbiki suretiyle tahrikin derecesinin takdirinde yanılgıya düşülmesi,
Yasaya aykırı ve müdahillerini, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları ile tebliğname münderecatı bu bakımdan yerinde görüldüğünden hükmün gösterilen nedenle BOZULMASINA 12.11.1987 gününde oybirliğiyle karar verildi.