 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1987/9347
K: 1988/1618
T: 22.02.1988
DAVA : Taraflar arasındaki trafik kazasından doğma tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı 424.000 lira maddi ve manevi tazminatın dava tarihinden, tahsil tarihine kadar % 30 kanuni faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, fazla isteğin reddine ilişkin hükmün süresi içinde davalı Mehmet Özat ile davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor okunduktan sonra dosya incelendi, gereği konuşuldu:
KARAR : Borçlar Kanununun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri gözönünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Bu para tutarı aslında ne tazminat, ne de cezadır. Çünkü mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını amaç edinmediği gibi kusurlu olana yalnız hukuku ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine olarak zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmaktadır. Aynı zamanda ruhi ızdırabın dindirilmesini amaç edindiğinden tazminata benzer bir fonksiyonu da vardır. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktarı mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Davaya konu olan işte, davalı Mehmet Özat'ın kullandığı diğer davalı Mamak Belediyesine ait araç tretuvara çıkarak durakta otobüs beklemekte olan davacıya çarparak yaralanmasına sebebiyet vermiştir. Gerçekleşme biçimine göre kazada kusurun tamamı davalı sürücüdedir. Bu olayda davacının sol ayağı kırılmış, 1.7.1986 - 2.7.1986 tarihleri arasında hastanede gerekli tedavileri yapılarak ortopedi bölümünde kontrolünün uygun olacağı kaydı ile bir hafta sonra gelmesi istenilmiş ve ortopedi bölümünce de kontrolü kaydıyla 3.10.1986 tarihine kadar istirahat etmesi gerektiği açıklanmıştır. Tarafların sosyal ve mali durumları ile birlikte bu diğer özel hal ve şartlar gözönünde tutulduğunda manevi tazminat olarak hüküm altına alınan 350.000 lira adalete uygun düşmemiştir. O halde daha uygun ve fazla miktar üzerinden takdir edilmek üzere temyiz olunan kararın manevi tazminata ilişkin bölümü bozulmalıdır.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir yolsuzluk görülmemesine göre davalı Mehmet Özat'ın temyiz itirazlarının reddi gerekir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın 1. bentte gösterilen nedenle davacı yararına BOZULMASINA, davalı Mehmet Özat'ın temyiz itirazlarının 2. bentte gösterilen nedenle reddine 22.2.1988 gününde oybirliğiyle karar verildi.