 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1987/8053
K: 1988/669
T: 21.01.1988
DAVA : Taraflar arasındaki manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulü ile takdiren 75.000 lira manevi tazmitanı (M.Ö.) ve 75.000 lira manevi tazmitanı da davalı (M.Y.)'den 15.6.1986 olay tarihinden itibaren % 30 faizi ile birlikte alınarak davacıya ödenmesine, fazla isteğin reddine ilişkin hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu :
KARAR : Borçlar Kanununun 47 nci maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri gözönünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı dalete uygun olmalıdır. Bu para tutarı aslında ne tazminat, ne de cezadır. Çünkü mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını amaç edinmediği gibi kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılana bir kötülük de değildir. Aksine olarak zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmaktır. Aynı zamanda ruhi ıstırabın dindirilmesini amaç edindiğinden tazminata benzer bir fonksiyonu da vardır. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktarı mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine uluşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Davaya konu olan işte davacının suç zanlısı olarak getirildiği karakolda görevli davalılar tarafından on gün iş ve gücüne mani olacak derecede dövüldüğü anlaşılmıştır. Bu olgular karşısında mahkemece takdir edilen 75.000'er lira manevi tazminat hakkaniyete uygun düşmemiştir. O halde mahkeme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen kararın gösterilen nedenle davacı yararına BOZULMASINA, 21.1.1988 gününde oybirliğiyle karar verildi.