 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1987/7632
K: 1987/9205
T: 15.12.1987
DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı sübut bulmayan davanın reddine ilişkin hükmün süresi içinde davacılar avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu :
KARAR : Dava, hem zemin geçitte davacıların desteğinin içinde bulunduğu motorlu araç ile tren çarpışmasının neden olduğu ölüm nedeniyle uğranılan destek yoksunluk tazminatıyla ilgilidir.
Mahkeme, 26.6.1984 günlü ilk kararında, davalı demiryollarının sorumluluğunu kabul etmiştir. Ne var ki bu karar, kusura ilişkin raporlar arasında çelişki nedeniyle bozulmuş ve bozmaya uyularak yaptırılan bilirkişi incelemesi sonunda mahkeme. olayda davalının kusuru bulunmadığını kabul ederek isteğin reddine karar vermiştir.
Davalı, Devlet Demir Yollarının sorumluluğu kusura dayanmayan objektif bir sorumluluktur. Bu sorumluluk Borçlar Kanunu'nun 55 ve 58 inci maddelerinden kaynaklanacağı gibi, bir motorlu araç olan trenin hemzemin geçitle ( ve bu olguyla sınırlı) karayolu içinde bulunması nedeniyle Karayolları Trafik Kanunu'nun işletenin sorumluluğunu düzenleyen "tehlike sorumluluğu"ndan da kaynaklanabilir.
Sebep (objektif) sorumluluklarında kusur aranmaz. Sorumluluğu doğuran olayla zarar arasında uygun illiyet bağının kesilmesi hallerinde söz konusu olabilecektir. Bilindiği gibi üçüncü şahsın ağır kusuru illiyet bağını keser. Olayımızda ölen desteğin içinde bulunduğu motorlu aracın sürücünün ağır kusuru nedeniyle sorumluluktan kurtulabilmesi için ek kusurunun bulunmaması gerekir.
Mahkeme, bilirkişi raporundaki görüşü benimseyerek, hemzemin geçitte güvenli bir geçişi sağlayacak önlemleri almanın karayollarına ait olduğu ve bu nedenle davalı DDY'nın olayda kusuru bulunmadığını kabul etmiştir. Oysa Devlet Demir Yolları, mehzemin geçit nedeniyle karayolu trafiğine karışarak özel bir işletme tehlikesi yaratmıştır. O halde, bu yaratılan işletme tehlikesi nedeniyle zararlı sonuçları önleyecek teknik önemleri almak öncelikle davalı işleten Devlet ve Demir Yollarına aittir; Karayollarına da görevler düşmesi davalının ek kusurunu ortadan kaldırmaz.
Mahkemenin, davalının olay içinde ek kusurunun belirlenmesinde hataya düşerek davayı reddetmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur: hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda belirlenen nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, 15.12.1987 gününde oyçokluğuyla karar verildi.