 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1987/10727
K: 1988/1286
T: 09.02.1988
DAVA : Taraflar arasındaki haksız fiilden doğma tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı toplam 1.094.381,84 lira maddi ve manevi tazminatın (818.392,84 liralık kısmı için) olay tarihi olan 21.3.1982 tarihinden itibaren yasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazla isteğin reddine ilişkin hükmün davalı avukatı tarafından duruşma istekli olarak temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu :
KARAR : 1 - (..)
2 - Dava, haksız fiilden kaynaklanan zararın tazminine ilişkindir. Davalı (M.Ç.)'in reşit olmayan oğlu (M.C.), çelik çomak oynarken fırlattığı çelik parçasıyla davacının küçük oğlu (S.Ç.)'ın sol gözünün kör olmasına neden olmuştur. Olay tarihi olan 21.3.1982 gününde (M.C.)'ın küçük olduğu, aile reisinin (M.C.) bulunduğu ve küçüğün (M.C.)'in riyaseti altında olduğu hususunda uyuşmazlık yoktur.
Davacı 29.11.1982 tarihli ilk dilekçesiyle fazlaya ait haklarını saklı tutarak 316.898 TL., 22.7.1985 tarihli ikinci dava dilekçesiyle ise 818.392,84 TL.'lık zararının tazminini istemiştir.
Davalı süresinde verdiği cevap layihasında ikinci davanın açıldığı tarihte zamanaşımının gerçekleştiği def'inde bulunmuştur.
Mahkemece eylemin suç teşkil ettiğinden bahisle zamanaşımı def'inin reddine karar verilmiştir.
Dava, Medeni Kanunun 320 nci maddesinde dayanılarak açılmıştır. Bu husus dava dilekçesinin içeriğinden açıkça anlaşılmaktadır. Anılan maddeye dayanılarak açılan davalarda Borçlar Kanununun 60 ıncı maddesinin 2 nci fıkrasında öngörülen ceza zamanaşımının uygulanması olanağı yoktur. Mahkemece, olay tarihiyle ikinci dava tarihi olan 22.7.1985 tarihi arasında Borçlar Kanununun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasında öngörülen zamanaşımı süresinin gerçekleştiği ve fazlaya ait hakların saklı tutulmasının sonuca etkili olmadığı gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda 2 nci bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA, 9.2.1988 gününde oybirliğiyle karar verildi.