 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
16. Hukuk Dairesi
E:1987/4873
K:1988/634
T:15.01.1988
KADASTRO TUTANAĞI
USUL VE ŞEKLE İLİŞKİN EKSİKLİKLER
ÖZET : Kadastro Hakimi, yerel mahkemelerden gönderilen tutanakların maliklerim belirlemekle yükümlüdür usul ve şekle ilişkin eksiklikler nedeniyle tutanakların komisyona geri gönderilmesine yasal olanak yoktur.
(3402 s. Kadastro K. m. ,27/5, 30/2,geçici m.4)
Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
Tapulama sırasında 605 parsel sayılı 8020 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, Sulh Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduğundan söz edilerek malikhanesi açık bırakılmak suretiyle tesbit edilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesinde davacı Halil tarafından Hazine, Belediye ve Köy Muhtarlığı aleyhine açılmış olan dava, Tapulama Mahkemesine devir edilmiştir. Mahkemece, çekişmeli 605 sayılı parselin 2590 metrekarelik kısmının davalı Belediye adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararda yazılı gerektirici nedenlere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre davacının sair temyiz itirazlarının reddine; ancak, çekişmeli 605 numaralı parsel davalı olduğu belirtilmek ve malikhanesi açık bırakılmak suretiyle Tapulama Mahkemesi 'ne devredilmiştir. Mahkemece, parselin bir bölümünün dava konusu olduğu kabul edilerek o bölümün maliki belirtilmiş, diğer bölümlerin dava konusu olmadığından söz edilerek malik hanesinin doldurulması için Kadastro Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiştir. Hükümden sonra yürürlüğe giren 3402 sayılı Kadastro Kanununun 30/2. maddesi gereğince kadastro hakimi mahalli mahkemelerden gönderilen tutanakların maliklerini belirtmekle yükümlüdür. Anılan Yasanın 27/5. maddesinde, usul ve şekle ilişkin eksiklikler nedeniyle tapulama tutanaklarının Kadastro Müdürlüğüne iade edilemiyeceği öngörülmüştür. Bu hükümlerin kesinleşmiyen davalarada uygulanacağı anılan Yasanın geçici 4. maddesinde hükme bağlanmıştır. Esasen dava ekonomisi yönünden bir bütün olan taşınmazın tamamının malikhanesinin doldurulması ve uyuşmazlığın çözümlenmesi zorunludur. Parselin tamamında malikinin belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, olduğundan davacıların temyiz itirazlarının bu nedenle kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), 15.1.1988 gününde oy birliğiyle karar verildi.