Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan ve dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:

Tapulama sırasında 92 parsel sayılı 14350 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydı miktar fazlası olması nedeniyle Hazine adına tesbit edilmiştir. Tapulama komisyonu, çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddia edilmiş bulunmakla tutanak ve eklerini kendiliğinden tapulama mahkemesine devretmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine ve dava konusu parselin 7900 metrekarelik kısmının orman olarak tesbit dışı bırakılmasına, 6450 metrekaresinin Ahmet, Hüseyin adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm. davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.

1 - Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesinde öngörülen zilyetlikle mülk edinme şartlarının 6450 metrekarelik bölüm yönünden Ahmet ve Hüseyin yararına gerçekleştiğinin belirlenmiş olmasına göre Hazinenin Ahmet ve Hüseyin adına tescile karar verilen 6450 metrekarelik bölüme yönelik temyiz itirazlarının reddi ile hükmün bu bölümünün ONANMASINA,

2 - Hazine temsilcisinin taşınmazın orman olarak tapulama tesbit dışı bırakılan 7900 metrekarelik 92/A parseline yönelik temyizine gelince; mahkemece çekişmeli parselin bu bölümü, dava tarihinde yürürlükte bulunan Tapulama Kanununun 2. maddesi gereğince tapulama dışı bırakılmıştır. Hükümden sonra yürürlüğe giren 3402 sayılı Kadastro Kanununun 7/4. maddesinde çalışma alanı sınırı içinde veya bitişiğindeki taşınmaz mallar ile dışında toplu olarak bulunan bütün taşınmazlar İçin kadastro tutanağının düzenlenmesinin mümkün bulunduğuna işaret edilmiş, aynı Kanunun 18. maddesinde ise tescile tabi bulunan taşınmaz mallar ile tarım alanına dönüştürülmesi veya ekonomik yarar sağlaması mümkün olan yerlerin Hazine adına tescil edilebileceği belirtilmiş, geçici 4. maddesinde de; tapulama mahkemeleri ile kadastro mahkemesi sıfatıyla görev yapan asliye mahkemelerindeki kesin hükme bağlanmamış olan davalara bu kanun hükümlerinin uygulanacağı öngörülmüştür. Bu durumda ormanların, 766 sayılı Tapulama Kanununun 2. maddesi uyarınca tesbit dışı bırakılma hükmü yürürlükten kaldırılmış, orman sayılan taşınmazlarında tescil edilebileceği ilkesi getirilmiştir. Çekişmeli parselin bu bölümünün orman sayılan yerlerden olduğu mahkemece yapılan keşif ve uzman bilirkişinin düşüncesiyle saptanmıştır. Hal böyle olunca, çekişmeli parselin bu bölümünün 6831 sayılı Orman Kanununun değişik 11/4 ve Kadastro Kanununun 18. maddesi uyarınca orman olarak Hazine adına tescili gerekir. Hazinenin temyiz itirazları bu nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün bu bölümünün (BOZULMASINA), 25.12.1987 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini

Yargıtay Kararları 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 1999 1998 1997 1996 1995 1994 1993 1992 1991 1990 1989 1988 1987 1986 1985 1984 1983 1982 1981 1980 1979 1978 1977 1976 1975 1974 1973 1927-1972