 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
16. Hukuk Dairesi
E:1987/1373
K:1987/1517
T:20.10.1987
* TAPULAMA TESBİTİ
* MİRASÇILARIN DURUMU
ÖZET:3402 sayılı Kadastro Yasasına göre; "Bir mirasçı, diğerlerinin oluru [muvafakatı] olmadan dava açabilir ve yalnız başına davaya devam edebilir. Mirasçıların bulunamaması nedeni ile ölü olduğu belirtilerek kayıt sahibi adına tesbit yapılan taşınmaz mallar hakkında, ölünün ismi açıklanarak mirasçıları denilmek suretiyle mirasçılar aleyhine dava açılabilir".
(3402 s. Kadastro K. m. 29/2,geçici m. 4)
Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan, dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü
Tapulama sırasında 217 parsel sayılı 10600 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ölü Tilki Oğlu Ahmet oğlu Halil mirasçıları adına tespit edilmiştir. itirazı tapulama komisyonunda reddedilen Yusuf ve Ali, vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece davanın husumet yönünden reddine karar verilmiş; hüküm. davacı Ali tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu taşınmaz Tilki Ahmet Oğlu Halil mirasçıları adına tespit edilmiştir. Tespit tarihine nazaran mirasçılık belgesi dosya içerisine konulmuştur. Dava dilekçesinde davalı olarak gösterilen kişilerin bir bölümünün Halil mirasçı Olduğu anlaşılmaktadır. Hükümden sonra yürürlüğe giren 3402 sayılı Kadastro Kanununun 29/2. maddesinde : "Bir mirasçı diğerlerinin muvafakatı olmadan dava açabilir ve yalnız başına davaya devam edebilir. Mirasçılarının tayin edilmemesi sebebiyle ölü olduğu belirtilerek kayıt sahibi adına tespiti yapılan taşınmaz mallar hakkında, ölünün ismi açıklanarak mirasçıları denilmek suretiyle mirasçılar aleyhine dava açılabilir. . . " hükmüne yer verilmiş, geçici 4. maddede ise tapulama mahkemeleri ile kadastro mahkemesi sıfatıyla görev yapan asliye mahkemelerinde halen görülmekte olar. davalara bu Kanun hükümlerinin uygulanacağı işaret edilmiştir. Yargıtay'da inceleme safhasında bulunan davalar da bu hükmün kapsamında bulunduğu kuşkusuzdur. Hal böyle olunca, 3402 sayılı Kanunun sözü edilen maddeleri uyarınca davaya devam olunmak, delillerin toplanıp sonucuna göre karar vermek gerekir. Temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulüyle hükmün (BOZULMASINA), 20.10.1987 gününde oybirliğiyle karar verildi.