 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1987/785
K: 1987/3464
T: 08.10.1987
DAVA : Taraflar arasındaki davanın, (Kadıköy 2. Asliye Hukuk Hakimliği)nce görülerek mahkeme ilamında belirtilen gerekçelere binaen verilen 3.12.1986 tarih ve 233-1019 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle 5401 sayılı Kanunun 2. maddesinin 2. fıkrasında sözü edilen devlete ait borçlarının tehir olunacağına dair hükmün tahsil aşamasında gözönünde bulundurulacağı tabii olup, idarenin alacağının taahhütnameye nazaran daha garantili olan ilama bağlamasında ve bunun için dava ikamesinde hukuki yararı bulunmasına göre davalılar vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2 - Davanın konusu, davalılardan Celal'in Gülhane Askeri Tıp Akademisi Tıp Fakültesi öğrencisiyken 3. sınıfta başarısızlığı nedeniyle okuldan ilişiğinin 5401 sayılı Yasanın 2. maddesinde bu gibi askeri okullardan ilgileri kesilerek serbest bırakılan öğrencilerin devlete ait borçları yedek subaylık vazifelerinin ikmaline kadar erteleneceği öngörülmüştür. Görülüyor ki alacağın muaccel olacağı tarih yasa ile ve ayrık (istisnai) bir hükümle belirlenmiş bulunmaktadır. Bu durumda borçluların bu aşamada temerrüdünden söz edilemez. Diğer bir deyimle, alacağın muaccel olduğu tarihde yani yasada belirlenen sürenin son bulması halinde BK.nun 101. madde hükmüne uygun olarak alacaklının ihtariyle borçluların temerrüdü ortaya çıkacağından, ancak bu tarihten sonra temerrüt faizine hükmedilebilir.
Mahkemenin bu yönü gözden kaçırarak temerrüt faizine hükmetmesi yanlıştır.
3 - 31.7.1987 tarihli cevap dilekçesinde davalılar vekili vekaletnamesindeki yetkisine dayanarak borcu kabul etmiştir.
O halde HUMk.nun 94. madde hükmü ile dava tarihinde yürürlükte olan, avukatlık ücret tarifesinin 7. madde hükmü gözönünde tutularak vekilli ücretinin ödetilmesi gerekip gerekmediği, gerekiyorsa miktarının saptanması gerektiği halde nisbi avukatlık ücretinin tümüne hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Yukarıda birinci bentte yazılı nedenlerle davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, iki ve üçüncü bentteki gösterilen sebeplerden dolayı hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcın istek halinde temyiz eden davalılara iadesine, 8.10.1987 gününde oybirilğiyle karar verildi.