 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1987/4264
K: 1988/2954
T: 22.09.1988
DAVA : Taraflar arasındaki davanın, (Antalya 3. Asliye Hukuk Hakimliği)nce görülerek mahkeme ilamıda belirtilen gerekçelere binaen verilen 8.10.1987 tarih ve 500-661 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı Aziz vekili tarafından istenmiş olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1 - dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delilerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendden kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2 - Taraflar arasındaki 29.6.1984 tarihli sözleşmenin 6. maddesinde, (17) parselden arsa sahiplerine iki daire ile bodrum katta ticari garaj verileceği yazılı olup davacı bu hükme dayanarak kendisine verilmeyen ticari garaj nedeniyle uğradığı zararın ödetilmesini dava etmiştir.
Mahkemece, haksız iktisap hükümleri esas alınarak sözü edilen garajın yapılmamasından dolayı tesbit edilen zararın tahsiline karar verilmiştir.
Davalı yüklenici imar planı müsait olmadığından sözleşmede öngörülen ticari garajın yapılmadığını savunmuş, bilirkişi raporunda da 1987 yılına kadar inşaat yerinde ticari garaj yapma olanağının bulunduğunu ve bu tarihten sora belediyece ruhsat verilmediğini haricen tesbit ettiklerini bildirmişlerdir.
Görülüyor ki ticari garajla ilgili uyuşmazlığın temelinde imar planı ve imar mevzuatının olanakları yeralmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki, imar mevzuatı kamu düzeniyle ilgili olup aksine davranışlar cezai yaptırıma bağlanmış olduğundan, hiçkimse imar mevzuatına aykırı inşaat yapmaya zorlanamaz. Esasen bu konuda yapılan sözleşmeler kanuna aykırı ve konusunun yerine getirilmesi olanaksız bulunduğundan buna ilişkin koşulun geçersiz (batıl) sayılması gerekir (BK. m. 20).
O halde mahkemece yapılacak , öncelikle dava konusu edilen inşaatta sözleşmenin 6. maddesinde öngörülen ticari garaj yapımının mevzii imar planı gereğince mümkün olup olmadığını belediyeden sormak, sözleşmenin yapıldığı 29.6.1984 tarihinde buna olanak bulunmaması durumunda 6. maddede öngörülen koşul geçersiz sayılarak davacının bu kaleme ilişkin istemin reddine karar vermek olmalıdır.
3 - Yukarda sözü edilen inşaat sözleşmesinde arsanın davacıdan başka paydaşları olduğu yazılıdır. Ticari garajın arsa sahiplerine verileceği öngörüldüğünden ve buna ilişkin tazminat hakkı temlik veya başka yollarla davacıya intikal etmediğine göre uğranılan zararın ancak arsa payı oranında davacıya ödenmesine karar verilmesi gerekirken bilirkişi raporunda hesaplanan tüm zararın davacıya verilmesi kabul biçimi bakımından yanlıştır.
SONUÇ : Yukarda 1. bendde açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarını reddine, 2 ve 3. bendde açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, vekili duruşmaya gelmeyen davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, istek halinde ödediği temyiz peşin harcıın temyiz eden davalıya iadesine, 22.19.1988 gününde oybirliğiyle karar verildi.