 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E: 1987/801
K: 1988/2622
T: 31.03.1988
DAVA : Davacılar vekili tarafından davalılar aleyhine 18.12.1975 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine 2613 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 14.7.1986 günlü hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacılar tarafından istenilmekle dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR : (M.K.) ve arkadaşlarıyla (A.U.) ve arkadaşları arasında tapuya dayalı elatmanın önlenmesi davası görülürken kadastro faaliyeti başlamış kadastro komisyonunda 21 parsel numarası verilen taşınmazın Hazine adına tahdidi üzerine hazine aleyhine dava açılmış, dosyalar birleştirilerek yapılan yargılama sonunda mahkemece 21 parsele ilişkin dava reddedilmiş, (M.K.) ve arkadaşları bu parsel yönünden hükmü temyiz etmişlerdir.
Kadastro sırasında Mart 1935 tarih ve 8 numaradan tedavül eden kaydın sonraki ifrazı sırasında düzenlenen harita nazara alınmış ve bu haritanın 21 sayılı parseli kapsamadığı ifade edilerek tahdit hazine adına yapılmıştır. (M.K.) ve arkadaşlarının dayandığı tapu kaydı kuzeyde Yörük Yusuf oğlu Emini sınır göstermektedir ki, uygulamada o yerin 2 no'lu parsel olduğu anlaşılmaktadır. O halde davacıların mülkiyetindeki taşınmazın 2 no'lu parsele kadar uzanması gerekir. Her ne kadar Zirai Donatım Kurumuna yapılan satış sırasında bir ifraz haritası düzenlenmiş ise de o tarihte 21 sayılı parsel (A.U.) ve arkadaşlarıyla ihtilaflı olduğundan harita dışında bırakılmış olmasına dayanılarak davacıların bu parselde mülkiyet hakları bulunmadığı sonucuna varılamaz. Sözü edilen ihtilaf 1971/818 esas sayılı dosyada 28.4.1975 günlü kararla kesin çözüme bağlanmış ve bu yerin (M.K.) ve arkadaşlarının dayandığı tapu kapsamında kaldığı böylece anlaşılmıştır. Tarım bilirkişisi 21 sayılı parselin kültür arazisi olduğu bildirmiştir. (A.U.) ve arkadaşlardının zilyedliğinde iken alınan men kararı ile (M.K.D ve arkadaşlarına icraen teslim edildiği kadastro beyannamesinde yazılıdır. Bütün bu deliler ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında 21 sayılı parselin hazine adına tahdidi için hukuki bir neden bulunmadığı, (M.K.) ve arkadaşları adına tescili gerektiği anlaşılır. O halde sadece ifraz haritasına bağlanarak yapılan tahdit ve mahkemece aynı doğrultuda varılan sonuç doğru değildir.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle mümeyyizlerin temyiz itirazının kabulü ile 21 sayılı parsele ilişkin hükmün BOZULMASINA, 31.3.1988 gününde oybirliğiyle karar verildi.