Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E:1987/4123
K:1988/6371
T:10.10.1988
  • DEĞİŞEBİLİR SINIR
ÖZET : Değişebilir ve genişletilmeye elverişli sınırlardaki taşınmaz malların kayıtları, fizik yapıları ve konumları itibariyle belli bir yeri kapsıyorsa; tesbit, 0 sınır esas alınarak yapılmalıdır.
(3402 s. Kadastro K m. 20/C)
Davacı tarafından, davalılar aleyhine 16.6.1982 gününde verilen dilekçe ile kadastro tahdidinin iptali istenmesi üzerine bozmaya uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.9. 1986 günlü hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı Hazine mümessili tarafından istenilmekle; süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya kapsamına, toplanan delillere ve hükmüne uyulan bozma kararı uyarınca işlem yapıldığına, tapuda ve vergi kaydında yazılı dağ sınırının birdenbire 30-40 metre dik olarak yükselen kayaların üstünden başladığı saptandığına, uzman bilirkişilerce bu husus doğrulandığına, taşınmazın bu yönü kesinlikle saptandığına, kayıt miktarı ile fazlalığa ait kesim fizik yapıları itibariyle aynı toprak karakteri taşıdığına, 3402 sayılı Yasanın 20/C maddesi değişebilir ve genişlemeye elverişli sınırlardaki taşınmaz malların kayıtları fizik yapıları ve konumları itibariyle belli bir yeri kapsıyorsa tesbitin o sınır esas alınarak yapılacağını öngördüğüne uygulama bu maddeye de uygun bulunduğuna, ayrıca bilirkişi ve tanık sözleri ile taşınmazın Orman olmadığı belirlendiğine, Orman İdaresi taraf olmasına rağmen hükmü temyiz etmediğine, taşınmaz Hazinenin satış ile davacıya geçtiğine ve vergi kaydı da 15 hektar olarak intikal gördüğüne göre mahkemece davanın kabulünde bir usulsüzlük görülmemiştir
Sonuç : Yukarıda belirtilen nedenlerle Hazinenin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün (ONANMASINA), 2613 sayılı Kanunun 38. maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına, 10.10.1988 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Davacı Hazine adına saptanan 13 ve 21 sayılı parsellerin kendisine ait 21. 10. 1955 ve 14.3. 1966 tarihli tapuların kapsamında kaldığını ileri sürerek, iptalini istemiştir. Yerel Mahkeme davayı kabul etmiş olup, Dairemizde çoğunluk kararın onanması görüşünde ise de bu düşünceye katılma olanağı yoktur.
Şöyleki: Kadastro Komisyonu kararına göre taşınmazlar değişir nitelikte sınırları olan tapu kaydının miktar fazlası olarak Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu belirlenerek Hazine adına saptanmıştır. Ayrıca sınırlarda Ormanın varlığı nedeni ile Orman Genel Müdürlüğü de davaya katılmıştır. Öncelikle Orman İdaresinin verilen kararı temyiz etmemiş olması, bu taşınmazlarada orman niteliğinin araştırılmasına veya temyiz aşamasında bu yünün incelenmesine engel değildir. Zira Ormanların mülkiyeti Hazinenindir ve 6831 sayılı Yasanın 11. maddesi açıkça ormanların Hazine adına tescilini öngörmüştür. 0 halde bu nitelikteki taşınmazın mülkiyetine sahip olan Hazinenin davada Ormanı savunmak, korumak, gözetmek hakkının varolmayacağını düşünmek Hazinenin yasalarla tanınmış haklarını yok saymak anlamını taşır. Bu büyük bir çelişkidir, bu düşüncenin kabulü olanaksızdır.
Hazine, bir taşınmazın Devlete ait olduğunu ileri sürerek açtığı davada veya kendisine bırakılmış bir yerde aleyhine açılan davada Orman ortaya çıktığı takdirde bunu doğal olarak, tıpkı diğer Hazine taşınmazları gibi. kamu malı niteliğinde olması nedeni ile, savunmak korumak, görevindedir.
Temyiz aşamasında ormanı savunması ve Yargıtay 'ın bu savunmayı nazara alması gerekir. Bu noktadan hareketle, Orman İdaresinin kararı temyiz etmemiş olmasının, bu yönden incelemeyi engellemiyeceğine inanarak işin esasına geçiyorum.
a) Hazineye ait olan 6.8. 1945 tarih 9 no'lu tapu kaydı 47.600 m2 alınındadır. Tüm sınırlarında dağ yazılıdır. Ayrıca orman bulunduğu incelemede saptanmıştır. Tapu miktarı ve sınırları ile 4.3.1947 tarih 1. numaraya, satış suretiyle Süleyman oğlu Salih adına intikal etmiştir.
b) Bu tapu kadastro sırasında birden fazla taşınmaza uygulanmıştır. Dosyadaki tapu kayıtları ve tutanaklara göre bilinen (12-14-20-2 1) sayılı parsellere revizyon görmüştür.
Bu parsellerin toplamı dahi 103.508 m2 ye ula şmaktadır. Demekki tapu miktarı aşılarak, edinilmesi olanaksız, kesim özel mülk olarak Kadastroca saptanmış tır.
c) Tarım Orman Bakanlığı 23.9.1983 tarih 1103-507 sayılı cevabI yazısında gerekçeli olarak 13 ve 21 sayılı çekişmeli parsellerin orman sayılan yerler olduğunu bildirmiştir.
d) Yapılan keşifte alınan 28.11.1984 tarihli uzmanbilirkişi raporunda, 13 ve 21 sayılı parsellerin dere yatağında yer alıp bir vadinin iki yamacının oluşturan bozuk baltalık ormanlar halinde sırtlara intikal ettiğini bildirdiği halde, başka gerekçeler ekliyerek sonuçta orman olmadığını bildirmiştir. Bu açık ve kesin çelişkilerle dolu rapor esas alınarak hüküm kurulamaz. Kaldı ki, Bakanlık cevabında net bir gerekçe ile orman olduğu belirtilen taşınmazlar için bilirkişi raporunun baş kısmı değinilen Bakanlık cevabını doğrular ve bağdaşır nitelikte orman olduğu yolunda bir açıklamadır.
Raporun sonuç kısmında ise taşınmazların orman olmadığı yolundaki vurgulamayı kabule asla yer yoktur.
e) Vergi kaydı 15 hektar olarak 1937 yılında Hazine adına düzenlenmiştir. 1947 yılında gerçek kişilere yapılan satışda esas olan tapu miktarıdır ve taşınmaz satışı tapu dairesinde yapılmıştır. Özel İdare satış ve intikal mercii değildir.
Tapuda satılan miktar 47.00 m2 dir. Vergi kaydının devri, tapuda satılan miktarın dışında Hazineye ait ve çoğunluğu orman olan taşınmazın tapu dışındaki kısmının satılmış olduğu anlamına gelmez.
1968 yılında tadilat Komisyonunca taşınmazın yüzölçümünün 3 hektarı 75'ar büyütüldüğü özel idarenin 5.10.1984 tarihli cevabı yazısında açıklanmıştır. Bu işlem tapuya taalluk etmediği gibi, tapuya işlenmemişdir ve yasal dayanağı da yoktur.
İster Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki arazi olsun ister orman olsun, tadilat komisyonunca vergi kaydı miktarının büyütülmesi ve gerçek kişiler adına kaydedilmesi yasal dayanağı olmayan bir işlemdir. Tapu ile bu işlemin ilgisi yoktur. Taşınmaz niteliği itibariyle özel mülke dönüştürülecek nitelikte değildir.
Vergi Tadilat Komisyonunun kamu arazisini tapu miktarı dışına çıkarıp büyüterek şahıslara devretmesi hukuki dayanağı olmayan bir işlemdir.
Bu vergi kaydı, şahıslara devredildi denilerek, 46.700m2 İlk tapuya karşılık 103.598 m2 ilk ve orman niteliği taşıyan kesimler, gerçek kişiler adına saptanamaz. Taşınmazın tamanının devredildiği kabul edilemez.
f) 13 ve 21 sayılı parsellerin keşifte çizilen krokilerinde tüm sınırlarında haki orman olduğu, ormana bitişik olduğu açıkça işaretlendiği halde, raporda taşınmazların ormanla irtibatı yoktur denilerek, anlaşılması zor bir çelişkiye düşülmüştür.
Bu taşınmazlar üzerinde bu gün kısmen meyve ağacı bulunması, bunların orman olmadığı anlamına gelmez. Öncesinin Orman olduğu, halen orman olarak sırtlarda devam ettiği belirgindir. Öncesi orman olan yerler, açılsa dahi, tahrib edilse dahi özel mülk olamaz. Salt orman topraklarının dahi orman sayıldığı yolunda Yüce Yargıtay Genel Kurulu 'nun pekçok karan olduğu bilinen bir gerçektir.
g) 3402 sayılı Yasının 45. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasındaki (tapulu) sözcüğü ile başlayan kısmı Anayasa Mahkemesinin 1.6.1988 tarih 987/31 Esas, 988/13 karar sayılı karan ile iptal edilmiştir. İptal kararının konusu zilyetlikle ormanların iktisap edilemiyeceği hususudur. Ayrıca tapulu dahi olsa orman içinde ve dışında orman olan yerlerinde iktisabının olanaksızlığı bu kararda vurgulanmıştır. O halde 3402 sayılı Yasanın değinilen maddesine dayanılamıyacağı gibi çoğunluk düşüncesinde yer alan 20. maddenin (c) bendinede dayanılamaz. Bu maddede esas alınan (taşınmaz malların fiziki konumlan ve sınırları itibariyle belki bir yeri kapsaması) hususu her yerde uygulanamaz. Zira burası ormandır, kamu malıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerde özellikle orman olan taşınmazlarda fizik yapı ve konumdan söz edilemez. Taşınmaz niteliği itibariyle esasen özel mülk olamıycağına tapu miktarı, satılan kesim belli olduğuna göre, bunun dışına çıkalarak bu madde uygulanarak orman özel mülke dönüştürülemez.
Sonuç : Değindiğim sebeplerle,
a) Orman Genel Müdürlüğü 'nün, kararı temyiz etmemiş olması karşısında Hazinenin, mülkiyetine. temeline, sahib olduğu ormanları savunması, ormanla ilgili kararı temyiz etmesi ve Yargıtay 'ın inceleme yapması doğal ve yasaya uygundur.
b) Bu durumda, dayanılan öncesi Hazineye ait olan 47.600 m2 alanındaki ve satışla şahıslara geçen 4.3. 1947 tarih 1 no'lu tapunun intikalen kadastro sırasında revizyon gördüğü parseller belirlenip, tamamı bir bütün olarak ele alınıp, sabit nokta saptanıp tapunun belli miktarının tekabul ettiği alan belirlenip fazlasının orman olduğu kabul edilmelidir.
Yukarıda açıkladığım nedenlerle yerel mahkemenin kabule yönelik kararının kesin olarak bozulması gerektiği kanısı ile, çoğunluğun onama yolundaki düşüncesine karşıyım karara katılmıyorum.
Ferruh ATBAŞOĞLU Üye
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini