Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1987/8667
K: 1988/1234
T: 01.03.1988
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul Asliye 2. Mahkemesince verilen 10.11.1987 tarih ve 672-833 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla işin gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Davacı vekili; davalı şirkete tayin olunan kayyım tarafından yaptırılan seçim sonunda en büyük pay sahibi olan müvekkilinin yönetim kurulu üyeliğine seçildiğini bu arada başka bir grubun ilgisiz bir pay cetveli ile çağrısız olarak genel kurulu toplayarak yönetim kurulu teşkil ettiklerini, bu işlemin tescilinin açtıkları dava sonucu iptal edildiğini, ancak şirketi ele geçiren grubun çağrısız olarak iki genel kurul toplantısı daha yaptıklarını, pay cetvelinde ortak olarak yer alanların hak sahibi olmadıklarını ileri sürerek 17.7.1986, 13.8.1986 ve 18.9.1986 tarihli genel kurulların ve bunlarda alınan tüm kararların iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, davacının elinde bulunan hamiline yazılı pay senetlerinin hukuken geçersiz olduğunu, davacının dava ehliyeti bulunmadığını, iddiaların, gerçek dışı olduklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, hamiline yazılı şirket hisselerinden 996 adedinin, 14.8.1984 tarihinde (T.S.) tarafından davacıya devredildiği, bunların geçersiz olduğuna dair mahkeme kararı bulunmadığı, (T.S.)'in elinde olmayan hisse senetlerinin bir kısmını (İ.Ü.Ç.)'e devrettiği yolundaki işlemde açıklık bulunmadığı, şirket sermaye artırmına ilişkin genel kurul kararının iptal edildiği, batıl olduklarına karar verilen hisse senetleri ile yapılan dava konusu genel kurul toplantılarında alınan kararların da batıl oldukları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
Gerek dava dosyasına ve gerekse celbedilen taraflar arasındaki diğer davacılar ile ilgili karar ve belgelere göre davalı Anonim Şirketin pay sahteliği konusunda bir kısım ortaklar arasında ihtilaf olduğu anlaşılmaktadır. Olayda davacı (M.Y.Ş.), hamiline yazılı hisse senetlerinin elinde olduğundan bahisle en büyük pay sahibi ortak olduğunu ileri sürmekte, davalı şirket vekili ise en büyük pay sahibi ortağın (T.S.) isimli kişi olduğunu savunmaktadır. Dosyadaki belgeler ve temyiz dilekçesine eklenen noterde verilen ifadeye göre adı geçen (T.S.) de kendisinin pay sahibi olduğunu iddia etmektedir. Bu durumda uyuşmazlığın halli gerçek ortağın kim olduğunun tasbitine bağlı olduğundan bu iki kişiden hangisinin şirket ortağı, dolayısıyla şirketin gerçek ortaklarının kimler olduğunun tesbitinde zaruret vardır. Öncelikle bu hususun çözümü gereklidir. Bunun yapılabilmesi için, ortak olduklarını savunan kişi ve kişiler de hasım gösterilmek suretiyle bir dava açılmasına ihtiyaç vardır. Nitekim yine benzer bir şekilde çıkan ihtilaf nedeniyle istenbul Asliye 1. Ticaret Mahkemesince verilen 1986/259 esas sayılı dava sonucu verilen karara ilişkin Dairemizin 12.6.1987 gün ve 1987/1690-3550 sayılı bozma kararında da, ihtilafın çözümü için şirket ortaklarının kimler olduğunun saptanması yönünden ayrı bir dava açılması için mehil verilerek sonucunun beklenmesi gerektiği belirtilmiştir.
Bu durumda mahkemece, sözü edilen bozma kararı uyarınca açılmış bir dava olup olmadığı araştırılarak, eğer açılmış ise onun sonucunun beklenmesi, yok eğer açılmamış ise davacıya, şirket ortağının tesbiti ile muarazanın halli hususunda şirket ve ortak olduğu ileri sürülen kişiler aleyhine dava açmak üzere mehil verilerek neticesine göre hasul olacak sonuç dairesinde karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı şirket vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.3.1988 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06
  • Kısmi Kabul ve Kısmi Red Kararından Sonra 3/4 oranından indirimli icra vekalet ücreti 
  • 26.04.2025 09:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini