Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1987/765
K: 1987/2692
T: 05.05.1987
Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul Asliye 7. Ticaret Mahkemesince verilen 4.12.1986 tarih ve 140-667 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 30.3.1987 günüde davacı avukatı Mustafa Yunusoğlu gelip davalılar tebligata rağmen gelmediğinden temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı avukat dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması duruşmadan sonraya bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalılardan Merujan arasında 26 adet toplam (1.042.044.144) lira tutarında genel kredi sözleşmeleri aktedildiğini ve her iki davalıdan gayrımenkul ipoteklerinin teminat olarak alındığını, müvekkilince davalı borçlu Merujan'a 10.1.1984, 27.1.1984 tarihliihtarnameler gönderilerek dava konusu alacağın muaccel hale getirildiğini, ödenmediğinden dolayı davalılar hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ve şimdilik kaydıyla 170.000.000 liradan takibe geçildiğini, davalıların haksız yere itiraz ettiklerini belirterek,takip tarihi itibarıyle (170.000.000 lira alacaklı olunduğunun tesbitiyle itirazın iptaline takibin devamına % 5 inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalılar icra takibine karşı yetki itirazında bulunduklarını, bunun mahkemece bu dava ile birlikte halledilemeyeceğini, takip sırasında istenen faizinde fahiş olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davalıların icra takibinde borca itiraz ettikleri gibi yetki itirazında da bulundukları, yetki itirazının İ.İ.K. 50. maddesine göre İcra Tetkik Mercii önünde hallinden sonra böyle bir dava açılabileceği, bu itiraz giderilmeden açılan itirazın iptali davasının dinlenemeyeceği sonucuna varılıp, dava reddedilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan (1.042.044.144) lira borçtan dolayı davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu hakkında İstanbul 6. İcra Dairesinde girişilen ilamsız takibe karşı davalının yetki ve esas yönünden yaptığı itirazının iptali isteminden ibarettir.
Davalılar, ipotek mevzuu taşınmazlar Erzincan ve Uyüp'de bulunduklarından bahisle yetki ve borca esas yönünden itirazda bulunmuşlardır.
İlamsız takiplerde yetkili icra dairesinin hangisi olduğunu İİK.nun 50. maddesi, HUMK.na göndermede bulunarak düzenlenmiş bulunmaktadır. Buna göre "para ve teminat borcu için takip hususunda Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanununun yetkiye ilişkin hükümleri kıyas yolu ile uygulanır. Ayrıca takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe yetkilidir. Takip hususunda usul kanununun hükümleri, ancak özel olarak gönderme yapıldığı takdirde uygulanabilecektir. Gene İcra ve İflas hukuku ile ilgili davaların mahkemelerde genel hükümler uyarınca görüleceği hükmü bağlanan davalar da İİK.nunda özel hükümler bulunmadıkça (İİK md. 69/TT. 72/IV, 142/1,154 va) tamamen HUMK.na tabi olacaktır. İlamsız icrada, icra dairesinin yetkisi kamu düzenine ilişkin değildir.
Borçlu, ödeme emrine karşı hem yetki ve hem de esas yönünden itirazda bulunduğu takdirde alacaklı, itirazın kaldırılması talebi ile ya tetkik merciinde müracaat edecek ya da mahkemeden itirazın iptalini isteyecektir. (İİK. md. 67) Alacaklı, borçlunun yetki itirazını kabul etmezse ve sadece yetkiye itiraz edilmişse, yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılması gerektiğine göre, alacaklı bu itirazın kaldırılmasını tetkik merciinden isteyebilecektir. (İİK. md. 68)
Alacaklı, esasa ilişkin itirazın mahkemece iptali için davayı itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde açabilecek, icrada alınan peşin harç mahkeme harçlarına mahsup edilebilecek (Harçlar md. 29) ve talep edilmişse inkar tazminatına da hükmedilecektir. Alacaklı davanın sonunda lehine hüküm alırsa, borçlunun itirazı ile durum derdest takibe bundan sonra ilamlı takip olarak devam edilecektir. Takip konusu alacak hakkındaki itirazın iptali davası bir yıl içinde açılmazsa sözü edilen takip düşer. Bütün bunlar gösteriyor ki takiple itirazın iptali davası birbirine sıkı sıkıya bağlıdır. Bir sene içinde itirazın iptali davası açılmadığı takdirde, alacaklı bundan sonra tahsil davası açarak, lehine bir hüküm aldığı takdirde, bu ilamın icrası için yeni bir takibe girişmek zorundadır.
Menfi tesbit ve istirdat davalarının, davalının ikametgahı mahkemesinde açılabileceği gibi ayrıca, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yerde açılabilme olanağı tanınmasına karşın, İİK.nun 50. maddesinde mahkemede açılacak itirazın iptali davasında yetkili mahkemenin açıkça gösterilmemiş olması yetki yönünden değişik çözümler ortaya atılmasına neden olmuştur. (İ. Postacıoğlu, İcra Hukuku Esasları, 1982, sh. 112 S. Üstündağ İcra Hukukunun Esasları, 1982, sh. 85, "ilamsız icrada icra dairesinin yetkisine itiraz, İED 1986, sh. 18.11.12, B. Kuru İcra Dairesinin Yetkisine itiraz, İBD, 1986, s. 7-8-9
Kambiyo senetleri hakkındaki takipte, borçlunun yetki itirazını Tetkik Merciine yapacağı hususunda ayrı düzenleme getirilmiştir. (İİK.md. 168.5.169)
Dava konusu olayda sorun, itirazın iptali davasında, mahkemenin, icra dairesinin yetkisine yönelmiş olan itirazı inceleyip incelemeyeceğinde toplanmaktadır. Yukarıda açıklandığı gibi itirazın iptali davası, önce başlatıla icra takibi ile yakından ilgili ve ona bağlıdır. İtirazın iptalini tetkike yetkili mahkeme, icra dairesinin kaza çevresindeki mahkemedir. Dava bu yer mahkemeinde açılmışsa alacaklı, icra dairesinin yetkisine yönelen itirazı incelemesi, yetkili bulursa buna bağlı olarak kendisinin yetkisi kabul edilecek veya bulmazsa kendisi bakımından da yetkisizlik kararı verecektir. Borçlu icra dairesinin yetkisine ve hem de takibe esas bakımından itiraz etmişse, takibin dayanağı belgelerin mahiyetine göre itirazın iptalini mahkemeden istemesi gereken hallerde, evvela tetkik merciinde yetki itirazını kaldırmasını ve bundan sonra mahkemede dava açabileceğini kabul etmek, hakimin davayı çabuk ve en az masrafı gerektirecek şekilde görüp sonuçlandırması ilkesine aykırı olduğu gibi, İİK.nun 50. ve 67 maddeleri hükümlerinden bu anlam çıkarmak mümkün değildir.
Takip İİK.nun 68. maddesinde belirtilen belgelere dayanıyorsa veya alacaklı 68/a maddesinde yazılı olduğu üzere itirazın muvakkaten kaldırılmasını isteyen alacaklı, yetki ve esas yönünden itirazı kaldırılmasını isteyen alacaklı tetkik merciine gidecek, tetkik mercii, icra dairesinin yetkisi kendi yetkisiin belirleyeceğinden evvela yetki meselesini inceleyip karar bağlayacaktır. Bu itibarla İİK.nun 50. maddesi takip hukuku içinde yetki itirazını belirleyen bir kural olarak kabul edilmelidir. Aksi halde bir yıllık süre içinde açılması sınırlanan itirazın iptali davasını açma olanağının ortadan kalkması da ihtimal dahilindedir.
Açıklanan nedenlerle, itirazın iptali davasında, mahkeme takibin yapıldığı aynı yer icra dairesinin hem yetki ve hem de esasa yönelik itiraz yapılması halinde, icra dairesinin ve buna bağlı olarak kendi yetkisini inceleyebileceğinde davanın tetkik merciinde yetki meselesinin hallinden sonra bakılabileceğine dair mahkemenin görüşü doğru bulunmamış ve bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcını isteği halinde temyiz edene iadesine, 5.5.1987 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06
  • Kısmi Kabul ve Kısmi Red Kararından Sonra 3/4 oranından indirimli icra vekalet ücreti 
  • 26.04.2025 09:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini