 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1987/6310
K: 1988/1265
T: 02.03.1988
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Bursa Asliye 4. Hukuk Hakimliğince verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin üyesi bulunduğu davalı kooperatife 1971 yılında ödemesi gereken (11.000) lirayı karşılayacak miktarda (DM) gönderildiğini, kendisine ayrılan dairenin bilahare başkasına verildiğini ve fiilen kooperatifle ilişkisinin kesildiğini ileri sürerek ödediği paranın bugünkü karşılığı olan (800.000) liranın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ise, davacının 1978 yılında üyelikten ihraç edildiğini, 1979 yılında da vekili vasıtası ile istifa ettiğini, davanın o yıllık sürede açılmadığını bildirerek müruru zaman nedeniyle davanın reddini istemiştir.
Mahkeme, toplanan delillere, bilirkişi raporuna göre davacının tazminat talep hakkını 5 yıllık süre içinde kullanmamış olduğu gerekçesi ile müruruzaman nedeniyle davanın reddine karar vermiştir.
Hüküm; davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı, açtığı davada kooperatife gönderdiği (11.000) lira tutarındaki Alman Marklarının dava tarihindeki tutarı olan (800.000) liranın kooperatiften tahsilini istemiştir.
Davalı kooperatif vekili, davacının 1978 yılında üyelikte ihraç edildiğini ve 1979 yılında da vekili tarafından verilen dilekçe ile davacının üyelikten istifa ettiğini ve davanın da zamanaşımına uğradığını savunmuştur.
Kooperatifin ihraç kararı, davacıya tebliğ edilmemiş olduğundan davacının o tarihlerde ihraca muttali olduğu kabul edilemez. Davacı, vekilinin istifa dilekçesini de kabul etmemiş ve vekile böyle bir yetki vermediğini ileri sürmüş olduğundan bu hususun tetkiki lüzumlu bulunmuştur.
Mahkemece yapılacak iş, davacının vekili tarafından kooperatife verilen 30.4.1979 tarihli istifa dilekçesinin sonuç doğurup doğurmayacağını tesbit maksadıyla ilgili vekaletnamenin celbedilerek incelemek; vekil istifa yönünden yetkili görüldüğü takdirde Kooperatifler Kanununun 17 nci maddesindeki 5 yıllık zamanaşımı süresinin başlangıç tarihini istifa tarihi olarak kabul etmek, vekilin böyle bir yetkisi yok ise, davacının 1.4.1985 tarihli ihtarnamesinde bahsedilen kooperatife ait 11.3.1985 tarihli ihtarname esas alınarak zamanaşımı savunması değerlendirilmek ve sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.
Bu hususlar nazara alınmaksızın eksik tahkikatla verilen kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 2.3.1988 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.