 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1987/6134
K: 1988/818
T: 16.02.1988
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Kızıltepe Asliye Hukuk Hakimliğince verilen hükmün temyizen tetkiki taraf vekilleri tarafından istenmiş olmakla gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Davacı vekili; davalının, müvekkilinden muhtelif zamanlarda yem alıp bedelini ödemediğini öne sürerek, 991.000 TL. alacağın ticari faiziyle davalıdan tahsilini dava etmiştir.
Davalı davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, taraflar arasındaki yem alış verişine ilişkin davacı tarafça tutulan dosya, fatura irsaliyelere ve yapılan hesap ve bakiyesine dayanılarak, davalının yem bedelinden (991.000 TL.) borçlu olduğu sonucuna varılarak, bu miktarın dava tarihinden itibaren 286.565 TL. faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı her iki taraf vekili de temyiz etmiştir.
1 - Davacı taraf iddialarında davalıya satıp teslim ettikleri yemin bedeli olarak 991.000 TL.'yı davalının ödemediğini öne sürerek bu miktarın ticari faiziyle tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermediğine göre münkir addedilmek icap ettiğinden davacının iddiasını ispat etmesi gerekir. Davacı iddiasını ispat yolunda faturalara ve sevk ve tesellüm belgelerine dayanmış ve fakat mahkemece bu faturaların davalıya tebliğ edilip edilmediği, sevk ve tesellüm belgeleri altındaki imzaların kime ait olduğu üzerinde durulmadan ve tarafların ticari defterleri üzerinde T.T.K. 84, 85 ve 86 ncı maddelerinin ışığı altında bilirkişi incelemesi yaptırılmasının gerekip gerekmediği hususu da dikkate alınmadan hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.
Bu durumda mahkemece yapılacak iş, davacının faturalarının davalıya teblig edilip edilmediği ve keza sevk ve tesellüm belgeleri altındaki imzaların davalı veya adamlarına ait olup olmadığı yolunda davacıdan delilleri sorulup varsa toplanıp değerlendirilmek, gerekirse HUMK.nun 230 ve devamı maddelerine göre davalının isticvabı cihetine gidilmek ve icap ediyorsa tarafların ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi de yaptırılmak suretiyle bir sonuca varmaktan ibarettir.
2 - Davacı ticari faiz talep ettiğine ve taraflar tacir olup iş de ticari olduğundan dolayı sureti kabule göre davacı yararına T.T.K.'nun 1461 inci maddesine göre faize hükmetmek gerekirken, ne miktardan hesaplandığı belli olmayacak şekilde faize hükmedilmiş olması doğru görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan hususlar dikkate alınmadan yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıdaki 1 no'lu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı, 2 no'lu bentte açıklanan nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, 16.2.1988 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.