 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1987/2269
K: 1987/2296
T: 20.04.1987
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Yalova Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 14.5.1986 tarih ve 532 - 344 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Davacı vekili, müvekkillerinin davalının Skoda marka pikabını satın aldığını, kapora olarak (9000) lirasını peşin verdiklerini ve bedeli için de (591.000) liralık bono verdiklerini, sonradan davalının satıştan vazgeçerek aldığı kaporayı iade ettiğini, senedi de üzerinde olmadığından bilahare iade edeceğini beyan ettiğini, ancak iade etmeyerek icra takibi yaptığını, senette malen kaydı olup satın alınan mal verilmediğinden senedin karşılıksız kaldığını iddia ederek (591.000) lira bono nedeniyle müvekkillerinin davalıya borçlu olmadığının tesbitine ve inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, cevabında, taraflar arasında herhangi bir vasıta alım satımı olmadığını, davalılardan (S.)'un muhasebeci olup zimmetinde müvekkilinin parası kaldığını ve muhtelif yere borçlandığını, müvekkilinin bu davacının borcunu ödediğini diğer borçlarını da ödemesi için ayrıca para vererek, bunlara karşılık dava konusu senedi aldığını, diğer davacının da senedi borçlu olarak imzaladığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia ve savunmaya, toplanılan kanıtlara nazaran davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, senedi talil eden davalının senette mal olarak gösterilen mukabil edimini yerine getirdiğini isbat etmesi gerekmesine, davalının 27.9.1985 tarihli delil listesinde gösterdiği şahit delilinin senet karşısında kabulünün mümkün bulunmamasına, delil listesinde açıkça yemin delilline dayanılmış olunmamasına göre davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 20.4.1987 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Dava konusu bonodaki (malen) kaydı, davalı senet lehdarı tarafından senet bedelinin davacıya nakden yapılan ödemenin karşılığı olarak alındığı açıklanmak suretiyle talil edilmiş bulunmakta ve Dairemizin kökleşmiş içtihatları uyarınca ispat külfeti davalıya yükletilmiş bulunmaktadır.
Nitekim, davalı tarafça da senet bedelinin davalıya nakden ödendiği tanık gösterilmek suretiyle kanıtlanma yoluna gidilmişse de mahkemece bu iddianın ayrıca yazılı belgeyle kanıtlanması gerektiği düşüncesiyle tanık dinletme istemi reddolunmuş bulunmaktadır.
Davalı bono lehtarının senet metnindeki zorunlu bono koşullarından olmayan (bedel) hanesindeki kaydın aksini ileri sürmesi halinde borçlunun imzasını havi borç ikrarını içeren bu belgenin tamamen hükümden düşürülmesi ve elinde böyle bir belge bulunduran kimsenin ayrıca bir belge ibrazı ile zorunlu tutulması kanımca usul hükümlerine uygun olmadığı gibi, somut olay adaletin gerçekleşmesini de engellemektedir. Zira böyle bir belgeyi elinde bulunduran kimsenin borçludan ayrıca bir belge daha istemesi yükümlülüğü ile karşı karşıya bırakılması hayatın olağan akışına da ters düşmektedir. Bedel hanesindeki kaydın tatil edilmesi halinde böyle bir belge HUMK.'nun 292 nci maddesi uyarınca onu elinde bulunduran lehine en azından yazılı delil başlangıcı kabul edilerek ispat külfetini yüklenen taraf tanık dinletme olanağı tanınması gerektiği düşüncesindeyim.
Nitekim, Dairemizin uzun yıllar devam eden önceki uygulaması da bu yolda olduğu gibi, (bkz. T.D. 6.5.1958 tarih ve 1958/740 - 1215 sayılı kararı Ankara Baro Dergisi 1958/4 sh. 220, Yargıtay 11. H.D. 25.9.1973 tarih ve 1973/3458 sayılı karar, Resmi Kararlar Dergisi yıl 1973 Sh. 519) doktrinde de bu görüş kabul edilip savunulmaktadır. (Bkz. Prof. B. Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü Ank. 1980 Cilt 2. Sh. 1670 - 1671, F. Öztan, Kıymetli Evrak Hukuku, Ank. 1976 Sh. 606. Y. Karayalçın, Ticari Senetler Ank. 1970 Sh. 325)
Yukarıda açıkladığım nedenlerle sayın çoğunluk tarafından benimsenen görüşe katılmıyorum.