 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E:1987/5442
K:1988/526
T:15.01.1988
* TAPULAMA TUTANAĞI
* YENİ MALIK
ÖZET:Tapulama tesbitinden sonra taşınmazı tapu ile devralan kişi, tesbit malikinin ardıl [halefi] durumundadır. Bu nedenle, tapulama tutanağına yeni malikin işlenmesi, tutanağın değiştirilmesi şeklinde nitelendirilemez.
(766 s. Tapulama K. m. 81)
(3402 s. Kadastro K.. m. 26/3, 27/5)
Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan, dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
Tapulama sırasında 149 parsel sayılı 55800 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davacılar adlarına tesbit edilmiştir. Tapulama komisyonu Hazine itirazının kısmen kabulüne karar vermiş, davacılar, tapu kaydına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece tapulama tutanak ve eklerinin tapulama müdürlüğüne tevdiine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Çekişmeli parsellerin tapulama tesbiti 19.9.1959 tarihinde tapu kaydına dayanarak 5602 sayılı Tapulama Kanunu hükümlerine göre Abdullah adına yapılmıştır. Tesbit malikinin taşınmazı tesbitten sonra satması sonucu 15.9.1965 gün ve 38 sayılı tapu kaydı İle taşınmazın davalılara geçtiği saptanmıştır. Tapu ile satış Tapulama Kanununun 81. maddesine uygundur. Mahkemenin 27.1.1970 günlü kararıyla tapulama tutanak ve ekleri tapulama müdürlüğüne uyuşmazlığın esası hakkında karar verilmesi için geri çevrilmiştir. Tapulama komisyonu uyuşmazlığın esası hakkında karar vermiş, karara karşı davacı!ar tarafından itiraz olunmuştur. Mahkemece bu kez tapulama tutanakları tutanaktaki düzeltme nedeniyle tapulama müdürlüğüne geri çevrilmektedir. Hükümden sonra yürürlüğe giren 3402 sayılı Kadastro Kanununun 26/3. maddesi uyarınca dava konusu taşınmazın başkasına devredilmesi halinde devralan kişinin davaya devam etmesi öngörülmüştür. Taşınmazı tapu ile devralan kişi tesbit malikinin halefi durumundadır. Tapulama tutanağına tapu kaydındaki değişikliğin işlenmesi tutanağın değiştirilmesi ve düzeltilmesi şeklinde nitelendirilemez. Yeniden askıya çıkarılması için tutanağın geri çevrilmesi sonuca etkili olmayacaktır. Kadastro Kanununun 27/5. maddesi uyarınca usül ve şekle ilişkin eksiklikler nedeniyle tutanakların kadastro müdürlüğüne iadesi yasaklanmıştır. Anılan Kanunun geçici 1 ve 4. maddeleri uyarınca sözü edilen hükümlerin kesinleşmeyen davalarda da uygulanması zorunludur. Yeniden askıya çıkarmanın şekle ve usule ilişkin bir işlem olduğu açıktır. Açıklanan nedenlerle uyuşmazlığın esası hakkında hüküm verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz ve taraf vekillerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün (BOZULMASINA) 15.1.1988 gününde oybirliğiyle karar verildi.