 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E:1987/5000
K:1987/5360
T:20.10.1987
- BAĞ-KUR
- VERGİ KAYDINA DAVALI HİZMET
- SÜREYİ AŞAN HİZMETİN DEĞERLENDİRİLMESİ KOŞULU
* ÖZET : Bağ-Kur Yasasına göre; vergi kaydı süresini aşan ve on yılı dolduran hizmet süresinin değerlendirilmesi, kayda dayanmayan bu sürenin borçlandırılması ile olanaklıdır.
(1479 s. Bağ-Kur K. 2229 s. K. la m. ek geçici m. 2, (3165 s. K. la ek) geçici m. 18)
Davacı, davalı Kuruma vermiş olduğu on yıllık çalışma belgesinin gerçek ve geçerli olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz isteğinin süresinde Olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi
Davada uyuşmazlık, 1479 sayılı Kanuna 2229 sayılı Kanunla eklenen ek geçici 2. madde gereğince belgelendirilen 10 yıllık hizmet süresinin geçerli olup olmadığı konusundadır. Her ne kadar, bu konuda Kuruma ibraz edilen kayıtta geçmiş hizmetin 10 yıldan fazla olduğundan bahisle belgelendirme isteminde bulunulmuş, Kurumca da bu yolda kabul olunmuş ise de, sonradan oluşan yaşlılık aylığı bağlanması istemi üzerine yapılan incelemede, vergi kaydı nedeniyle belgelendirilen kesimin 10 yıl olmayıp 1958 yılında son bulan yaklaşık 8 yıllık süreye ilişkin bulunduğu anlaşılmıştır. Bu davada istek, bu şekilde oluşan uyuşmazlığın çözümüne ilişkin olmakla davanın yasal dayanağını 1479 sayılı Yasaya 3165 sayılı Kanunla eklenen ek geçici 18. madde hükümleri oluşturmaktadır. Sözü edilen madde hükümlerine göre ise, süresinde verilmiş ve Kurum kayıtlarına geçirilmiş olan eski çalışma sürelerinin tevsikine ilişkin belgenin tümü itibariyle geçerli olmadığı sonradan tesbit edilmiş bulunmasına göre vergi kaydı süresini aşan ve 10 yıla kadar varması gereken sürenin bahsedilen ek geçici maddenin 2. fıkrası gereğince ancak borçlanma yoluyla değerlendirilebilmesi mümkündür. Mahkemece, olay ve istek bu yolda kabul olunarak karar vermek gerekirken mücerret olayın madde kapsamına girdiğinden söz ederek yazılı biçimde hüküm tesisi usül ve kanuna aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
Sonuç : Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), 20.10.1987 gününde oybirliğiyle karar verildi.