 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1986/618
K: 1988/263
T: 23.03.1988
DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Ankara 4. iş Mahkemesi'nce davanın kısmen kabulüne dair verilen 25.2.1986 gün ve 1984/273, 1986/127 sayılı kararın incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 10. Hukuk Dairesi'nin 28.4.1986 gün ve 1986/1902-2626 sayılı ilamıyla; ``... Davada; 17 adet teminat mektubu tutarı olan 321.867.35 liranın ihale makamı olan davalıdan tahsili istenmiştir.
Yüklenici şirketin iflas etmesi ve Kurum'un prim alacağının iflas masasınca kabul edilmemesi nedeniyle prim alacağının iflas masasına kabul ve kaydı için açılan davanın yargılanması sırasında teminat mektublarının dava sonucuna kadar paraya çevrilmemesi hususunda iflas masasının talebi ile tedbir konulduğu, davanın kabulü ve tedbirin kaldırılması üzerine teminat mektupları karşılığının yüklenicinin prim borcunun ödenmesi için gönderilmesi hususunda mektupları veren (A) Bankası ve (B) Bankası'na yazılan müteaddit yazıya rağmen teminat mektupları karşılığının anılan bankalarca ödenmemesi nedeniyle ihale makamı olan davalının teminat mektuplarının paraya çevirmesi ve karşılıklarını davacı Kuram'a göndermesinin mümkün olmadığı tüm dosya içeriğindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağı, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 83. maddesi olup, ihale makamı olan davalının sorumluluğu anılan madde koşullarının gerçekleşmesi halinde söz konusudur. Anılan madde de ihale makamına yükletilen yükümlülük, yüklenicinin prim ve gecikme zammı borcu kalmadığına dair Kurum'dan belge getirilmedikçe teminatları geri verilmesi; prim ve gecikme zammı tutarlarının bu teminattan kesilerek veya teminat paraya çevrilerek Kurum'a yatırılmasından ibarettir. Teminat mektuplarının yüklenciye geri verilmediği konusu tartışmasızdır. Davalı tarafından tedbirin kaldırılması üzerine teminat mektuplarını veren bankalara yazı yazılıp yüklenicinin prim alacağını kapsamadığı gerekçeleriyle paraya çevrilmemesi sonucu karşılıklarının Kurum'a gönderilemediği konusunda da uyuşmazlık bulunmamaktadır. Olanaksızlık nedeniyle teminat mektupları karşılığının ihale makamı tarafından Kurum'a gönderilemediği ortadadır. Bu gibi olanaksızlık hallerinde yüklenicinin teminat mektupları verenler hakkında dava açıp alacağı kararı infaz ettirmek suretiyle Kurum'un prim alacağını ödemesi gerektiği hususunda yasa ihale makamına bir yükümlülük getirmiş değildir. İhale makamı olan davalı, teminat mektuplarını gönderilmesi için müteaddit yazışmalara rağmen bankaların teminat mektupları karşılığını göndermemelerine, bu olanaksızlık nedeniyle paranın Kurum'a yollanamadığı ve davalının bankalar aleyhine dava açıp teminat mektupları karşılığını icra kanalı ile tahsil ederek Kurum'a ödemesi yolunda yasada ihale makamı bakımından bir yükümlülük getirilmediğine göre, Kurum'un teminat mektuplarını veren (A) Bankası ve (B) Bankası aleyhine dava açarak davayı ihale makamına ihbar etmesi, alacağın (A) Bankası ve (B) Bankası'ndan teminat mektupları nedeniyle tahsil edilememesi ve bu konuda ihale makamının kusuru ve illiyet bulunması halinde ihale makamına rücü etmesi gerekirken doğrudan doğruya ihale makamı hakkında dava açılmış olması isabetsiz olduğu düşünülerek davanın reddi gerekirken kabulü yolunda hüküm kurulmuş olması usule ve yasaya aykırıdır..'' gerekçesiyle bozulurak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Davacı Sigortalar Kurumu vekili, (C) Bankası aleyhine açtığı davada davalı Banka'nın ihale makamı olarak bir şirkete ihale ettiği işlere ait teminat mektupları aldığını; müteahhit şirketin iflas ettiğini, müvekkili idarenin müteahhit şirketteki prim alacağından dolayı davalıdan teminat mektuplarını paraya çevirerek alacağın ödenmesini istediğini, davalının bir kısım teminat mektuplarını paraya çevrirerek ödediği halde diğerlerini çevirmediğini ve bu olanağın da ortadan kalktığını iddia ile onyedi adet teminat mektubu bedeli tutarının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme davayı kısmen kabul etmiş, Özel Daire metni yukarıya aynen alınan gerekçelerle kararı bozmuş, mahkeme direnmiştir.
Olayın ilişkin bulunduğu dönem itibariyle davanın yasal dayanağını 4772 sayılı Yasa'nın 49. maddesi ile 5502 ve 6900 sayılı Yasalar oluşturmaktadır. Daha sonra 506 sayalı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 63. maddesi ile de yeni düzenleyici kuralları getirilmiştir. Yasal düzenlemeler iş alanların ihale makamına bu işlere karşılık verdikleri her türlü teminatın, Sosyal Sigortalar Kurum'ndan prim ve gecikme zammından borçları kalmadığına dair Kurum'dan alınan bir belge gösterilmedikçe geri verilemeyeceğini öngörmüştür.
Bu düzenlemelerin doğal sonucu şudur ki, eğer ihale makamı teminat mektubunu öngörülen belge gösterilmeden iade etmiş ise doğrudan doğruya teminat mektubu miktarını aşmamak üzere ihale makamın prim borçları ve gecikme zammından sorumlu olacaktır. Demek ki; yasa az önce belirtilen örnekte olduğu gibi ihale makamının sorumluluğu esasını benimseyen bir sistem getirmiş bulunmaktadır. Bu durum karşısında husumetin ihale makamı olan (C) Bankası'na yöneltilmesinde bir isebetsizlik bulunmadağından bu yöne ilişkin direnme uygun bulunmakla işin esasının incelenmesi için dosya Özel Daire'ye gönderilmelidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle husumete dair direnme kararı doğru bulunduğundan işin esası incelenmek üzere dosyanın 10. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine, 16.3.1988 günü yapılan ilk görüşmede çoğunluk sağlanmadığı için 23.3.1988 gününde yapılan ikinci görüşmede oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 83. maddesidir. Bu maddenin öngördüğü koşullar oluştuğu takdirde ihale makamı olan davalı yüklenici sorumlu olur. Davalı, teminat mektuplarını veren banklara yazılar yazmasına karşın mektup bedeli gönderilmediği için davacının sigorta prim alacağı ödenememiştir. Davalı, dava tarihinde teminat mektubunu iade etmediğine ve mektup bedellerinin ödenmesi yönünde gereken işlemleri yaptığına göre, davalının yasaya aykırı herhangi bir eylemi yoktur. Öte yandan, davalı yüklenicinin teminat mektubu veren bankalar aleyhine dava açıp kararı infaz ettirmek suretiyle davacı Kurum'un sigorta prim alacağını ödemesi gerektiği hususunda da yasada düzenlenmiş bir yükümlülüğü bulunmamaktadır.
Açıklanan bu nedenlerle doğrudan doğruya ihale makamı olan davalı aleyhine dava açılamayacağından çoğunluğun gerekçesine katılamıyorum.