Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1986/473
K: 1987/257
T: 27.03.1987
DAVA : Taraflar arasındaki "kayıt iptali" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, (Üsküdar 3. Asliye Hukuk Mahkemesi)nce davanın kabulüne dair verilen 5.7.1985 gün ve 522/385 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 5.12.1985 gün ve 8727-10283 sayılı ilamı ile; (..Evlat edinme hakkı en az kırk yaşında olup da nesebi sahih füruu bulunmayanlara münhasırdır (MK. 253). Olayda; evlat edinen Arif'in, evlat edindiği tarihte nüfusuna kayıtlı nesebi sahih çocuğu bulunmadığı gerçekleşmiştir. Uyuşmazlık, evlat edinme anında, nüfusa kayıtlı olmamakla birlikte fiilen var olan ve ancak, daha sonra (Evlilik Dışı İlişkiden Doğan Çocukların Babalarının Nüfusuna Tesciline Dair) Kauna dayanılarak bir çocuğun evlat edinenin nüfusuna nesebi sahih olarak kaydedilmesi halinde durumun ne olacağında toplanmaktadır. Yani evlat edinme tarihinden senelerce önce doğmuş bir çocuğun evlat edinenin nüfusuna nesebi sahih olarak kaydedilmesi halinde durumun ne olacağında toplanmaktadır. Yani evlat edinenin nüfusuna daha sonraki tarihte Af Kanunlarından birine dayanılarak babası hanesine yazılması halinde önce yapılmış evlat edinme akdinin geçerli sayılıp sayılmayacağı yada iptalinin mümkün olup olmadığındadır.
MK.nun 310 ve 312. maddeleri gereği mahkeme kararı veya tanıma ile babalığı gerçekleşen çocuğun varlığı evlatlık akdinin yapılmasına engel teşkil etmeyeceği gibi yapılmıştır. Evlatlık işleminin iptalini de gerektirmez. Zira, babalık davası ile babasının nüfusuna kaydedilen çocuğun nesebi gayri sahihtir. Oysa, MK.nun 253. maddesi uyarınca evlat edinmeye engel olan füruun nesebinin sahih olması gerekir. Olayda, davalının 1826 sayılı Kanuna göre, babasının nüfusuna evlat edinme tarihinden çok sonra yazıldığı anlaşılmaktadır. Sözü edilen nesebi sahih çocuk, evlat edinme tarihinde fiilen mevcut ise de annesi ve babası tarafından yada nihayet reşit olduğunda kendisi tarafından evlilik dışı ilişkiden doğan çocukların tescillerine mütedair kanunlara dayanılarak babası hanesinde 37 sene müddetle kayıt edilmemiştir.
Memleketimiz gerçekleri karşısında birden fazla kadınla birlikte karı koca gibi yaşayan erkeklerden olan çocukların babasız ve gayri sahih nesebli olarak kalmamaları için kanun koyucunun zaman zaman çıkardığı kanunlarla, bu çocukların sahih nesepli olarak babaları hanesine kaydedilmesinin sağlamaya çalışıldığı bir gerçektir. Ancak, çocukların doğumu ve sözü edilen kanunların geçerlik ve yürürlük tarihi itibariyle, Kanun uygulama sınırı dışında kalan çocukların sahih nesepli olarak babalarının nüfusuna kaydına ise imkan verilmemektedir. Bir başka hususda, evlilik dışı ilişkiden doğan çocukların neseplerinin sözü edilen kanunlar gereği, kendiliğinden sahih hale gelmeyeceğidir. Ana ve babanın yada ilgili görevlinin başvurması ile bu husus ancak gekçekleşebilir. Dolayısı ile başvuru olmadığı yada kanuni süre geçtiği takdirde evlilik dışı birleşmeden meydana gelen çocuklar babalarının hanesine sahih nesepli olarak kaydedilemez. Onun için özel kanuna göre başvuruda bulunmadığı sürece bu gibi çocuklar babaları yönünden nesebsizdir.
Bu itibarla, davacı, evlat edinme tarihinde sözü edilen kanunun gereği sahih nesepli olarak babası hanesine kayıtlı bulunmadığına göre evlat edinen babanın bu tarihte sahih nesebli çocuğu yok demektir. Hal böyle olunca evlatlık sözleşmesinin kanuni koşullara uygun olarak yapıldığı anlaşılmaktadır. Evlat edinme işleminden sonra evlat edinenin sahih nesepli çocuğunun doğmuş bulunması sebebi ile evlatlık ilişkisi nasıl ortadan, müktesep hak nedeni ile, kaldırılmıyorsa evlat edinme işleminden sonra sahih nesepli olarak 37 sene sonra baba hanesine kaydedilen bir çocuk da daha önce yapılmış evlatlık akdini ortadan kaldırmaz. Onun için davanın reddine karar verilmesi gerekirken karar yerinde yazılı olup olaya uymayan sebep ve düşüncelerle evlatlık aktinin iptaline karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. Temyiz eden: Davalı vekili.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Davacının miras bırakanı, annesi ile nikahsız karı koca gibi yaşamakta iken davacı dünyaya gelmiş; daha sonra miras bırakan başka bir kadınla resmen evlenmiş ve Halil'i birlikte evlat edinmişlerdir. Miras bırakanın ölümünden sonra davacı 1826 sayılı Yasadan yararlanarak babasının nüfus hanesine kaydedilmiştir. Bu suretle gerçekleşen olayda davacının 1826 sayılı Yasaya göre babasının nüfus hanesine yazılması daha önceki evlat edinmenin hukuki sonuclarını etkilemeyeceğinden mahkemece Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince (BOZULMASINA), istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 27.3.1987 gününde oybirliği ile karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06
  • Kısmi Kabul ve Kısmi Red Kararından Sonra 3/4 oranından indirimli icra vekalet ücreti 
  • 26.04.2025 09:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini