 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1986/309
K: 1987/421
T: 27.05.1987
DAVA : Taraflar arasındaki "menfi tesbit" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; ADANA Asliye 4. Hukuk mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 4.2.1985 gün ve 1983/401-1985/55 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 24.9.1985 gün ve 4781-4760 sayılı ilamı:
(..Mahkemece dava konusu senedin davalı tarafından davacı Fahri Uğurlu'ya verilen 8.6.1978 tarihli genel ibranamenin kapsamı içinde kaldığı ve bu itibarla hükümsüz olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak anılan ibraname tetkik edildiğinde görüleceği üzere davalı, davacılardan Fahri Uğurlu'yu ortağı bulundukları Utek Kollektif Şirketi ile ilgili olan borçları ile şahsi borçlarından dolayı ibra etmiş bulunmaktadır. Oysa dava konusu senedin borçlusu davacıların ortağı bulunduğu Yakıt Ticaret Koolektif Şirketi olup, mahkeme kararında belirtildiğinin aksine, davalı bu şirketin ortağı değildir. Zaten bu husus icra dosyası arasında bulunan Adana Ticaret Odasının 6.7.1982 gün ve 1084 sayılı cevabı yazısından da açıkça anlaşılmaktadır.
Bu itibarla ibranamenin münhasıran Utek Kollektif Şirketi ve davacı Fahri'nin şahsi borçları ile ilgili olup, uyuşmazlık konusu bono ile ilgili olmadığı ve bu hali ile bononun ibranamenin kapsamı dışında kaldığının kabulü ile davacıların delil listesinde gösterdikleri diğer delilleri toplanılarak, keza davalı taraf da buna karşı delil gösterirse onlar da toplanmak suretiyle hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekir.
İşte mahkemece bütün bu hususlar nazara alınmaksızın yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki ilgili bütün kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle, davacı iddiasında ortağı olduğu Yakıt Ticaret Şirketinin faaliyetine 1974 yılında son verildiğini, bu nedenle şirketin 1978 tanzim tarihli borç senedi vermesinin mümkün olmadığını ileri sürmüş ise de, şirketin halen ticaret sicilinde kayıtlı olduğunun anlaşılmasına ticaret sicilindeki kaydın silinmediği sürece şirketin faal olduğunun kabulü gerekeceğine göre, Hukuk Genel kurulunca da benimsenen özel daire bozma kararına bu nedenle de uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi Usul ve Yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının özel daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, 27.5.1987 gününde oybirliğiyle karar verildi.