 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1986/223
K: 1986/1115
T: 17.12.1986
DAVA : Taraflar arasındaki "tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 4. İş Mahkemesi'nce davanın kısmen kabulüne dair verilen 9.12.1985 gün ve 1983/560-1985/1336 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 9.Hukuk Dairesi'nin 17.2.1986 gün ve 48-1942 sayılı ilamıyle; "... 28.3.1983 tarihli sözleşme ile taraflardan davacı, davalı müteahhidin TEK'ten aldığı inşaat işinde şantiye ve mesul mühendisliği işini yapmak üzere anlaştıkları ve bundan sonra işyerini görmek üzere birlikte Kangal'a gittikleri, davacının işyeri şartlarını görünce sağlığını ileri sürerek burada çalışamıyacağını bildirdiği ve davalının muvafakatını da alarak çocuklarıyla görüşüp bir karar vermek üzere memleketi Adana'ya gittiği, aradan 10 gün kadar bir süre geçtiği halde işyerine dönmediği sağlığı ile ilgili bir rapor da göndermediği, bunun üzerine davalının 15.4.1983 telefonla sözleşmeyi feshettiği böylece taraflar arasındaki ilişkinin sona erdiği anlaşılmaktadır. Bu durumda hizmet aktinin işverence haklı nedenle bozulduğunun kabulü gerekir. Öte yandan sözleşme 28.3.1983 tarihinde yapılmış, işyerini görmeye 6.4.1983 tarihinde gidilmiş, onu takiben davacı ailesiyle görüşmek için Adana'ya gitmiş ve o sırada da hizmet akti feshedilmiş bulunduğuna göre, davacının bir çalışması da olmamıştır. Bu durumlar karşısında davacı ücrete hak kazanmıyacağı gibi ihbar tazminatı da isteyemez. O halde davanın reddi gerekirken yazılı şekilde ücret ve ihbar tazminatına karar verilmiş olması isabetsizdir..." gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü :
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK'nin 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, l7.12.1986 gününde oybirliği ile karar verildi.