 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1986/171
K: 1987/58
T: 04.02.1987
DAVA : Taraflar arasındaki "iptal" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Kadıköy 3. Hukuk Mahkemesi'nce davanın reddine dair verilen 2.4.1985 gün ve 1984/1029 - 1985/418 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 5. Hukuk Dairesi'nin 1.7.1985 gün ve 7677-7818 sayılı ilamıyla; (...Dava, olağanüstü nitelikte olan 17.6.1984 günlü kat malikleri kurulu kararının iptali istemine ilişkindir.
634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 29. maddesine göre, bu nitelikteki toplantılarda alınacak kararlar önceden saptanan gündem ile sınırlıdır. Dava konusu toplantı için çağırı kağıdında sadece yönetici seçiminin yapılacağı belirtildiği halde kat malikleri kurulunca, gündeme herhangi konunun eklenmesine ilişkin karar da verilmeden, bu yönetici seçiminden sonra değişik konularda başka kararlar da alınmıştır. Böyle olunca, yönetici seçimi dışında alınan bu kararlar yasaya aykırı bulunduğundan mahkemece iptaline hükmolunması gerekirken kararda yazılı bazı gerekçelerle davanın reddedilmesi doğru görülmemiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz eden: Davacı vekili.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : 11.6.1984 günü toplanan kat malikleri kurulu toplantı tutanağında 9 asıl ve 3 vekilin geldiği belirtilerek, toplantı nisabı gerçekleşmiştir denerek, toplantı açılmış ve iptali istenen kararlar alınmıştır.
Toplantı tutanağı ve tapu kayıtlarının tetkikinde; 21 numaralı bağımsız bölümün maliki Müfit vekili Fatih'in imzasının tutanakta olmadığı, ayrıca 20 nolu bağımsız bölüm maliki Aziz adı altına yerine diye imza konulduğu ancak, kimliğinin belirtilmediği anlaşılmıştır. Bu durumda KMK.nun 30. maddesi anlamında sayı ve pay çoğunluğu sağlanmadan toplantı açılmış olup, yasaya uygun olarak alınmış bir kararın varlığından söz edilemez. O halde davanın bu gerekçelerle kabulüne karar verilmek gerekirken, redde ilişkin kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının iadesine, 4.2.1987 gününde oybirliği ile karar verildi.