 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1986/106
K: 1987/70
T: 04.02.1987
DAVA : Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, (İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesi)nce davanın kabulüne dair verilen 12.2.1985 gün ve 1984/385 - 1985/82 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 17.6.1985 gün ve 1985/5665-5877 sayılı ilamıyla; (..ihtarın geçerli olabilmesi başka bir anlatımla hukuki sonuç doğurabilmesi için ihtar isteyenden en az iki ay önce her bagun şekilde döşenmiş bir evin hazırlanması zorunludur. Toplanan delillerden 22.3.1984 tarihinde kocanın davalıyı eve davet ettiği halde birlikte yaşadığı kadının 1984 yılı Şubat ayında evden ayrıldığı gerçekleşmiştir. Şu durumda davacının davalıyı davet ettiği evin ihtardan iki ay öncesinden bağımsız olarak hazır bulundurulduğundan söz edilemez. Şu durumda ihtar geçersiz olup, isteğin reddi zorunludur. Bu yön gözetilmeden boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda dirinilmiştir. Temyiz eden : Davalı vekili.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Medeni Kanun 132. maddesi hükmünce, karı-kocadan biri, evlenmenin kendisine tahmil ettiği vazifeleri ifa etmemek maksadıyle diğerini terkettiği veyahut muhik bir sebep olmaksızın evine dönmediği takdirde, ayrılık en az üç ay sürmüş ve devam etmekte bulunmuş ise, diğeri boşanma davasında bulunabilir. Yasa haklı bir neden olmaksızın karının kocası evine dönmemesini boşanma sebebi saymıştır. Karının terk nedenini oluşturan ve ayrıca ihtara tekaddüm eden olayların kötü etkilerinden kurtulmasını veya hafiflemesini sağlayacak makul bir süre geçmeden gönderilen ihtara uymama 132. madde açısından muhik bir sebebin gerçekleştiğinin kabulünü icabettirir. Temyize konu davada da dosyadaki delillere göre bu durumun gerçekleştiği anlaşıldığından bozmaya uyulmak icabederken direnilmesi isabetsizdir. Direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince (BOZULMASINA), istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 4.2.1987 gününde oyçokluğuyla karar verildi.