Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1986/432
K: 1986/618
T: 29.12.1986
DAVA : Alkollü oto kullanmak suçundan sanık Osman Onur Ayangül'ün mahkumiyetine dair Üsküdür 2.Sulh Ceza Mahkemesinden verilen 3.5.1985 gün ve 587-667 sayılı hüküm, sanığın temyizi üzerine Yargıtay 7. Ceza Dairesince incelenerek bozulmuştur.
İlk hükümde direnmeye ilişkin aynı mahkemeden verilen 23.5.1986 gün ve 457-667 sayılı son hükmün Yargıtay'ca incelenmesi sanık tarafından süresinde verilen dilekçe ile istenilmiş olduğundan dosya C. Başsavcılığının hükmün bozulması istemini bildiren 30.9.1986 gün ve 7-12821 sayılı tebliğnamesiyle 1. Başkanlığa gönderilmekle, Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR : Alkollü olarak otomobil kullanmak suçundan sanık Osman Onur Ayangül'ün 6085 sayılı sayanın 31. maddesi delaletiyle 58/c maddesi uyarınca 15 gün hafif hapis ve 4500 lira hafif para cezasıyla cezalandırılmasına, 647 sayılı yasanın 4/2. maddesi uyarınca 1803 sayılı Af Yasası kapsamına girmeyen eski mahkumiyeti nedeniyle hakkında 647 sayılı Yasanın paraya ve tedbire çevirmeye dair hükmün uygulanmasına yer olmadığına ilişkin Üsküdar 2. Sulh Ceza Mahkemesinden verilen hükmü inceleyen Özel Daire;
Hükümden sonra yürürlüğe giren 2918 sayılı kanunun 48. maddesindeki para cezasının lehe bulunması ve yönetmeliğin 110. maddesi hükmüne göre sanığın kullandığı araç cinsi ve durumunun incelenmesiyle TCK.nun 2. maddesi de gözetilerek bir hüküm kurulması" gerektiği gerekçesiyle bozmuştur.
Yerel Mahkeme; suç ve karar tarihlerinde ne 2918 sayılı yasa ne de ilgili yönetmeliğin yürürlüğe girmediği eylemin 6085 Sayılı Yasanın 31. maddesi kapsamında düşünülmesi gerektiği yeni yasanın alkollü içki almak suretiyle güvenli araç sürme niteliğini kaybetmiş kişilerin araç sürmelerini yasakladığı halde bu hükme aykırı olarak yönetmeliğin 110. maddesiyle araç cinsi ve kullanan yönünden ayrım yapılmak suretiyle yasaya ters düşer hükümler getirildiği, bunlardan ayrı olarak bozma kararı benimsendiğinde 6085 sayılı yasanın 31,58/c maddesiyle mahkum olupda herhangi bir nedenle infazı yapılmayan hükümlerle henüz kesinleşmemiş olanlar arasında ayrıcalık yaratacağı ve infazı yapılmamış hükümlerin dosyalarının yeniden ele alınması gibi sakıncalar doğuracağı gerekçesiyle direnmiştir.
2918 sayılı yeni Karayolları Trafik Yasası 48/4. maddesine göre, yönetmelikte belirtilen miktar üzerinde alkollü içki kullandıkları belirlenenlerin 2000 liradan 5000 liraya kadar hafif para cezası ve 15 günden 2 aya kadar hafif hapse mahkum edilebilecekleri, suçun tekrarında bunun artırılacağı hükme bağlanmıştır.
Buna göre eylemin suç olup olmayacağı alınan alkol miktarı ile bağlantılıdır.
Yeni yasa doğrultusunda hazırlanark 12 Eylül 1985 gün 18866 sayalı Resmi Gazetenin mükerrir sayısında yayınlanarak yürürlüğe giren Yönetmeliğin 110. maddesi alkollü içki almış olarak özel araç kullanan sürücülerin kanlarındaki alkol miktarının 0.50 promilin üstünde olması halinde araç kullanamayacağı belirtildiğine göre; bu miktarın üzerindeki hallerin suç oluşturacağı ve 48. madde uyarınca sürücünün cezalandırılacağı bu miktarın altındaki hallerde özel oto sürücülerinin eylemlerinin suç oluşturmayacağı anlaşılmaktadır.
Yürürlükten kaldırılan 6085 sayalı Yasanın 58/c maddesi alkol miktarında herhangi bir ayrım yapılmaksızın alkollü içki kullanan şöfor veya sürücünün 300 liradan aşağı olmamak üzere hafif para ve 15 günden 2 aya kadar hafif hafis cezasıyla cezalandırılacaklarını yaptırıma bağlamıştır.
Her iki yasa hükümleri karşılaştırıldığında para cezası yönünden önceki hüküm lehe görülmekte isede; alkol miktarına göre ceza yaptırımı düzenleyen sonraki yasanın sanık lehine olduğu aşikardır ve TCK.2/2 maddesi uyarınca lehe olan yasa tatbik ve infaz olunmalıdır.
Bu durumda 2918 sayılı yasanın 48. ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 110. maddesinde belirtilen soruşturmalar yapıldıktan sonra sonucuna göre sanık hakkında bir hüküm kurulmalıdır.
Bu itibarla; Sanık vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme hükmünün bozulmasına karar verilmelidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle sanık vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Yerel Mahkeme direnme hükmünün BOZULMASINA, 29.12.1986 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Türk Telekom Borç 
  • 13.06.2025 08:58
  • [Mal Paylaşımı davaları] Mal Paylaşımı dava sonucu alacak Nafakadan düşülebilir mi 
  • 12.06.2025 08:44
  • SGK sözleşmeli özel hastane Savcılığa şikayet edilebilir mi ? 
  • 11.06.2025 20:01
  • Fuzuli İşgalci Evin Demirbaşlarını Söküp Götürebilir Mi 
  • 11.06.2025 18:54
  • Solidworks Lisanssiz kullanımi yanlış adreste arama 
  • 10.06.2025 01:05


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini