 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1986/304
K: 1988/369
T: 17.10.1988
DAVA : Resmi evrakı yoketmek suçundan sanık Mustafanın TCY.nın 348. maddesi aracılığıyla 342/1, 59. maddesi uyarınca 1 yıl 8 ay ağır hapis cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin Keskin Ağır Ceza Mahkemesince 30.4.1987 gün ve 1985/63, 1987/190 sayı ile verilen hükmün sanık vekili tarafından temyizi üzerine dosyayı inceleyen altıncı ceza dairesi 16.2.1988 gün ve 1987/10573, 1988/1882 sayı ile,
Aslı emanette bulunan suça konu bononun TTK.nun 688. maddesinde öngörülen unsurları taşıyıp taşımadığının uzman bir bilirkişiye tesbit ettirilmesi ve sonucuna göre suç vasfının tayini gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizliğinden bozmuştur.
Yerel Mahkeme ise Dava konusu senet emanetten getirtilerek bizzat mahkeme tarafından incelenmiş ayrıca bilirkişi olarak İcra memuru nurettin dinlenmiştir. Bilirkişi senedin TTK.nun öğeleri taşıdığını bildirmiştir. Kaldı ki, mahkemede bu durumu bizzat saptamıştır. Gerekçesiyle önceki hükümde direnmişti.
Bu hükümde sanık vekili tarafından süresinde temyiz edilmesi üzerine dosya C. Başsavcılığnın eylemli uyma nedeniyle özel dairece incelenmesi ve onanması istemiyle 16.6.1988 gün ve 3696 sayılı tebliğnamesiyle birinci başkanlığa gönderilmiş olmakla Ceza Genel Kurulunca okundu gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Sanığın borcu nedeniyle düzenleyip şikayetçiye verdiği suça konu bonoyu olay günü ödemek bahanesiyle alıp yırttığı ve bononun TTK.nun 688. maddesindeki öğeleri taşıması nedeniyle resmi belge niteliğinde olduğu kabul edilerek sanığın yukarıda belirtildiği gibi cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Yerel Mahkeme, suça konu bono üzerinde uzman bilirkişi İcra Memuru Nurettini dinlemiş TTK.nun 688. maddesinde belirtilen öğeleri taşıdığını saptamıştır. Bununlada yetinmeyerek bizzat senedi incelemiş resmi belge niteliğinde bono olduğunu belirlemiş ve senedi de dosya içerisine koymuştur. Gerçekten de senet incelendiğinde bono niteliğinde olduğu görülmektedir.
Öte yandan bozmadan önceki aşamada Yerel Mahkemece senet incelenerek zorunlu öğeleri taşıdığı saptandığından eylemli uymadan sözedilemez. Bu itibarla incelemenin Ceza Genel Kurulunca yapılması gerekir.
Bu itibarla Yerel Mahkeme direnme kararı yerindedir. Onanmasına karar verilmelidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklandığı üzere sanık vekilinin temyiz itirazı yerinde görülmediğinden reddiyle Yerel Mahkeme direnme hükmünün ONANMASINA 17.10.1988 Gününde oybirliğiyle karar verildi.