 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1986/9046
K: 1986/11098
T: 09.12.1986
DAVA : Taraflar arasındaki kıdem tazminatının ödetilmesi davasının yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Davacı, iş akdini emeklilik nedeniyle feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı istemiştir.
Mahkeme, isteği kabul etmiştir.
1475 sayılı İş Kanununun 14. maddesinde "Bağlı bulundukları kanunla kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla" hizmet akdinin feshi halinde işçiye kıdem tazminatı ödenmesi öngörülmüş ise de aynı maddenin devamında ve 4. fıkrasında; İşçinin birinci bendinin 4. fıkrasının anılan hükmünden faydalanabilmesi için aylık veya toptan ödemeye hak kazanmış bulunduğunu ve kendisine aylık bağlanması veya toptan ödeme yapılması için yaşlılık sigortası bakımından bağlı bulunduğu kuruma veya sandığa müracaat etmiş olduğunu belgelemesi, şart sayılmıştır.
Davacı, emekli olmak için davalı işverene verdiği 16.9.1985 tarihli dilekçesi dışında İş Kanununun 14. maddesinin yukarıda zikredilen hükmüne göre bağlı bulunduğu kuruma emekli olmak için başvurduğunu belgelememiş ve böylece kanunda aranan şart gerçekleşmemiştir.
Dosyaya davacı tarafından ibraz edilen SSK.'nun 11.Ekim 1982 tarihli yazısı, davacının sadece yaşlılık aylığına hak kazandığına dair olup. bu yazıda dahi şayet yaşlılık aylığı almak istiyorsa bunun için bir dilekçe ile kuruma başvurması gerektiği İş Kanunun'un 14. maddesine uygun olarak vurgulanmıştır.
Davacı, buna uygun bir başvurusunu belgelemiş bulunmadığından kıdem tazminatı isteğinin kabulü yasaya aykırıdır.
Bundan başka dosyadaki bilgi ve belgelere göre davacının, davalı işverenin konusu ile iştigal eden bir şirketin kurucuları ve yetkili yöneticileri arasında yer alması, İş Kanununun 17/ll-d maddesindeki "İşçinin, işverenin güvenini kötüye kullanmak... gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması" hükmüne aykırı olduğundan, kıdem tazminatı isteğinin işverence reddinde yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır.
O halde davanın reddi gerekirken kabulü usul ve yasaya uygun bulunmadığından hükmün bozulması gerekir.
SONUÇ : Temyiz edilen kararın yukarıda yazılı sebeplerden davalı yararına (BOZULMASINA), davalı yararına takdir edilen 11.000 lira duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 9.12.1986 gününde oybirliğiyle karar verildi.