 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1986/380
K: 1986/2216
T: 26.02.1986
DAVA : Davacı, ihbar ve kıdem tazminatı, yakacak ve giyecek yardımı ile ikramiye alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm, süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü KARAR : İş Kanunu'nun 39 uncu maddesinde 2739 sayılı Kanun 2 nci maddesinde gösterilen genel tatil günleri ile aynı Kanunun 1 inci maddesinde sözü geçen Cumhuriyet Bayramı için öngörülen tatil günlerinde işyerinde çalışılıp çalışılmayacağının Toplu iş sözleşmesinin veya hizmet akitleriyle belirleneceği, 42 nci maddesinde de Ulusal Bayram, genel tatil günü olarak kabul edilen günlerde çalışılmazsa bir iş karşılığı olmaksızın o günün ücretlerinin tam olarak tatil yapmıyarak çalışırsa, çalıştıkları günlerin ücretlerinin bir kat fazlası ile ödeneceği hükme bağlanmıştır.
Yasanın bu düzenlemesinden Ulusal Bayram ve genel tatillerinde bir iş karşılığı olmadan ücretlerinin tam olarak ödeneceği genel prensip olarak kabul edilmiş, ancak TİS ve hizmet akitleriyle bunun aksinin kabul edilebileceği de aynı anlatım içinde yer almıştır.
Davacının işverenle yaptığı ferdi iş sözleşmesinde işveren istediği takdirde genel tatil günlerinde çalışma zorunluğu hükmüne yer verilmiş, ancak davacının bağlı bulunduğu sendika ile yapılan TİS'nde böyle bir zorunluluk hükmü öngörülmemiştir.
Diğer yönden 2822 sayılı TİSGLK'nun 6 ncı maddesinde 275 sayılı evvelki kanunun 3 üncü maddesine paralel olarak, hizmet akitlerinin TİS'ne aykırı hükümlerinin yerini TİS'ndeki hükümlerin alacağı ve genel ilke olarak her iki sözleşmenin çatışması halinde işçi lehindeki hükümlere itibar edileceği esasları benimsenmiştir. Bu hükümler özetlenecek olursa işçinin genel tatil ve ulusal bayram tatillerinde çalışması için mutlaka TİS'nde bu çalışmanın kabul edilmiş olması gerekir. Ferdi sözleşmedeki bu konudaki hükme TİS'nde aynı konuda bir hüküm bulunmadığından, az önce açıklanan yasal tercihe göre, itibar edilemez.
Davacının hizmet akti, 1985 Şeker Bayramı tatilinde çalışmadığı için davalı işveren tarafından bozulmuştur. Bu fesih hali yukarıda açıklaması yapılan hukuki kurallar içinde değerlendirildiğinde haklı bir fesih olarak kabul edilemez. Bu itibarla davacıya hak ettiği ihbar ve kıdem tazminatlarının hüküm altına alınması gerekirken reddedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda belirtilen sebeplerle davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26.2.1986 gününde oybirliğiyle karar verildi.