 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1986/3177
K: 1986/1535
T: 20.03.1986
DAVA : Davacı, 1.10.1979 tarihinden itibaren asgari ücretle çalıştığının tespitine ve fazla çalışma parası, hafta ve genel tatil gündelikleri ile ücret alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hüküm, süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla; dosya inclendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, apartman yöneticisi aleyhine açtığı bu davada 1.10.1979 tarihinden itibaren kapıcı olarak çalıştığını iddia ederek, asgari ücret farkı, hafta ve genel tatil ücreti, fazla mesai ve izin ücreti istemiştir.
Davalı duruşmadaki savunmasında davacının kocasıyla kaloriferi yakma konusunda anlaşma yapıldığını bildirerek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme, davacının işçiliğini kabul ederek dava edilen işçilik haklarına karar vermiştir.
Dosyada mevcut ve davacının kocası Süleyman ile yönetici arasında yapılmış olan 1.10.1979 tarihli kira sözleşmesinin "Hususi Şartlar" bölümünde, Süleyman'ın kış aylarında apartman kalorifer kazanını yakmakla yükümlü olduğu bu hizmet karşılığı kendisine her mevsimde 72.000.-TL bir bedel ödeneceği ve adı geçenin bu işi bir başka şahsa devredemeyeceği yazılıdır. 23.7.1981 tarihli yönetim kurulu kararı ile Süleyman'a verilmekte olan 3.000.-TL hizmet karşılığı paranın 5.000.-TL'ye yükseltilmesine karar verildiği ve geçmiş dönemlere ait hizmetlerine karşılık olarak makbuz mukabili ödemeler yapıldığı ve bu makbuzlarda Süleyman'ın isminin yazılı olduğu görülmektedir. Davalı şahitleri de davacının kapıcılık yapmadığnı, aynı zamanda D.D. Yolları'nda çalışan kocasının bu apartmanda kalorifer yakma işlemi yaptığını söylemişlerdir.
Her ne kadar davacı şahitleri davacının kocasının çalışmadığını 1979 yılında beri davacının kapıcılık yaptığını ifade etmişlerse de; az önce işaret edilen belgeler ve şahit sözlerinden kaloriferin yakılması için davacının kocası ile hizmet akti yapıldığı ve hizmet ilişkisinin kocasıyla kurulduğu anlaşılmaktadır. Kaloriferin kömürlü olması ve davacının kalorifer yakma belgesinin bulunmaması da dikkate alınırsa hizmet ilişkisinin kocasıyla kurulduğunun kabulünün isabetli olacağı sonucuna varılır. Kocasının başka bir işte çalışması onunla hizmet ilişkisi kurulmasına mani değildir.
Böylece davacı ile yapılmış bir hizmet akti ve işveren tarafından kabul edilmiş bir hizmetin varlığından söz edilemez. Böyle olunca davacı işçilik iddiasında bulunarak işçilik haklarını isteyemez. Şayet davacının bir çalışması olmuşsa bunu kocasına yardım niteliğinde sözleşme dışı maddi bir fiil olarak kabul etmek mümkün olabilir. Böyle bir durumda ise, davacı ancak sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre genel mahkemelerde hakkını arayabilir. Bu nedenlerle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, İş Mahkemesi olarak işi esası hakkında hüküm tesis edilmiş olması isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine,20.3.1986 gününde oybirliğiyle karar verildi.