 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1986/10755
K: 1986/12024
T: 29.12.1986
DAVA : Otomobil-İş Sendikası ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına izafeten İstanbul Mahkemat Müdürlüğü arasındaki dava hakkında İstanbul 3. İş Mahkemesinden verilen 25.11.1986 günlü ve 968/1404 sayılı hüküm, davalı Bakanlık avukatınca temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : MAİS-AŞ.'nin aynı işkolunda bulunan Ankara, İstanbul, Bursa, İzmir ve Adana'daki işyerlerinden İstanbul'da kurulu işyerinde Otomobil İş Sendikası toplu iş sözleşmesi yapmak üzere, 18.9.1985 tarihinde çoğunluk tesbiti için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına başvurmuş, Bakanlıkça, bu işyerinde çoğunluğun Otomobil-iş Sendikasında olduğu ilgililere bildirilmiş, bu tesbite işverence itiraz edilmiş, itiraz, mahkemece reddolunarak, Yarfıtayca onanmak suretiyle kesinleşmiştir. Bunu takiben adı geçen sendika 2822 sayılı Kanunun 16. maddesi uyarınca yetki belgesi verilmesi için Bakanlığa başvurmuş; fakat Bakanlıkça 2822 sayılı TİSGİLK.'nun 3299 sayılı Kanunla değişik 3. maddesi uyarınca, işverene ait çeşitli illerdeki işyerlerinin bir "işletme" tanım ve kavramına girdiği, bu nedenle ancak işletme seviyesinde tek bir toplu iş sözleşmesi yapılabileceği gerekçesi ile istek reddedilerek yetki belgesi verilmemiştir.
Otomobil İş Sendikası, yetkinin kesinleştiğinden bahisle mahkeme nezdinde itiraz ederek, Bakanlığın bu kararının iptalini istemiş, mahkemece de Bakanlık kararının iptaline karar verilmiştir.
Gerçekten 19.6.1986 tarihli R.G.'den yayınlanarak yürürlüğe giren 3299 sayılı Kanunun 1. maddesi ile değiştirilen 2822 sayılı TİSGİLK.nun 3. maddesinin 2. fıkrasına göre, bir gerçek ve tüzel kişiye veya bir kamu kurum ve kuruluşuna ait aynı işkolunda birdan çok işyerine sahip bir işletmede, "işletme toplu iş sözleşmesi" adı ile ancak bir toplu iş sözleşmesi yapılabilecektir.
MAİS-A.Ş.'nin Ankara, İstanbul,Bursa, İzmir ve Adana'da bulunan işyerlerinin aynı işkolunda bulunduğu tartışmasızdır. Şu halde, bu işyerlerinin MAİS-A.Ş. ne ait bir işletme kavramı içinde mütalaa edilmesi gerekir. Böyle olunca Kanunun amir hükmü uyarınca bu işyerlerinin her birinde "işyeri" seviyesinde TİS yapılmaz.
Değişiklikten önce TİS safhasına gelmemiş işyeri seviyesinde kesinleşmiş olan yetki, kazanılmış hak teşkil etmez ve bu kanuni kuralı ortadan kaldırmaz. Aksine düşünce, işletme TİS yapılmasını engeller ki, bu, kanunun az önce açıklanan amir hükmüne aykırı olur.
O halde; isteğin reddi gerekirken yazılı şekilde kabulü usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen sebeplerden bozularak kaldırılmasına, muteriz sendikanın itirazının reddine, MAİS-A.Ş. ne bağlı işyerlerinde işletme seviyesinde tek bir TİS yapılabileceğinin tesbitine, yapılan giderlerin davacı üzerinde bırakılmasına, 11.000 TL. avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine kesin olarak 29.12.1986 gününde oybirliğiyle karar verildi.