Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1986/10722
K: 1987/952
T: 03.02.1987
DAVA : Taraflar arasındaki, kıdem tazminatının ödetilmesi davasının sabit olmadığından reddine ilişkin hükmün süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davacı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 3.2.1987 salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davacı adına Avukat Vehbi Aybakan ile karşı taraf adına Avukat Savaş Köker geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Davacı vekili; 1.7.1986 tarihinde emekli olan müvekkiline 5953 sayılı "Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetin Tanzimi Hakkında Kanunun 212 sayılı yasa ile değişik hükümleri uyarınca kıdem tazminatı ödenmesi gerekirken, 1475 sayılı iş Kanununa göre ödendiğini ileri sürerek fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere 600.000 TL'nın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı sendika ise; davacının 5953 sayılı Kanun anlamında gazeteci sayılamıyacağını, 1475 sayılı İş kanununa göre yapılan hesaplamanın doğru olduğunu savunmuştur. Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir.
Davacının 30.11.1971 tarihinde Türkiye Köy-İş Gazetesi Yazı İşleri müdürü olarak bu gazetenin sahibi Türkiye Köy-İş Sendikası'nda işe başladığı, KÖY YOL-İş Sendikası'nın davalı Türkiye Yol-İş sendikası'na iltihak ettiği tarihe kadar görevine devam ettiği, iltihak işleminden sonra da emekli olduğu 1.7.1986 tarihine kadar davalı sendikada basın müşavirliği görevini yürüttüğü, kıdem tazminatının davacının sendikada işe girdiği 30.11.1971 tarihi ile emekli olduğu 1.7.,1986 tarihi arasındaki dönem için ve tavanla sınırlı olarak 1475 sayılı İş Kanununa göre kıdem tazminatı ödendiği konularında taraflar arasında bir uyuşmazlık yoktur. Mahkeme kararında da belirtildiği gibi uyuşmazlık, davacının 5953 sayılı kanunun 212 sayılı yasa ile değişik hükümleri kapsamına girip girmediği sorunu üzerinde toplanmaktadır. Bu sorunun çözümlenebilmesi için, davacının iddiasına dayanak yaptığı hizmet sözleşmelerinin gözönünde tutulması ve 5953 sayılı kanuna göre statüsünün belirlenmesi zorunluğu vardır.
Dosya içeriğine göre; davacı ile Türkiye Köy-İş Sendikası arasında ilk sözleşmenin 1.12.1972 tarihinde düzenlendiği, bunu sırasıyla 1.12.1973, 1.12.1974, 1.12.1976, 1.12.1978, 1.12.1980 ve 1.5.1981 tarihli sözleşmelerin izlediği, sözleşmelerde tarafların 5953 sayılı Kanunun 212 sayılı Yasa ile değişik hükümlerine uymaları gerektiğinin, davacının mesleğe 1.10.1960 ve KÖYYSE-İŞ Gazetesi'ne de 30.11.1971 tarihinde girdiğinin ve adı geçen gazete yazılı işleri müdürlüğü görevini ifa edeceğinin belirtildiği anlaşılmaktadır. 5953 sayılı kanunun kapsamını gösteren değişik 1. maddesinde, "bu kanun hükümleri Türkiye'de yayınlanan gazete ve mevkutelerle haber ve fotoğraf ajanslarında her türlü fikir ve sanat işlerinde çalışan ve İş Kanunundaki, "işçi" tarifi şumulü haricinde kalan kimselerle bunların işverenleri hakkında uygulanır. Bu kanun şumulüne giren fikir ve sanat işlerinde ücret karşılığı çalışanlara gazeteci denir" kuralına yer verilmiştir. Bu kapsam hükmünün istisnalarının gösterildiği 2. madde de şöyledir: "1. maddenin şumulü dahilinde bulunup da Devlet, Vilayet ve belediyeler ve İktisadi Devlet Teşekkül ve Müesseseleriyle sermayesinin yarısından fazlası bu teşekküllere ait şirketlerde istihdam edilen memur ve hizmetliler hakkında bu kanun hükümleri uygulanmaz. "Görüldüğü gibi, Türkiye'de yayınlanan gazete ve dergilerde fikir ve sanat işlerinde çalışanlar, örneğin fıkra yazarları, 5953 sayılı Kanunun kapsamına girmektedirler. Yazı İşleri Müdürlerinin de düşünsel bir çalışma yaptıkları, dolayısiyle de yasa kapsamına girdikleri kuşkusuzdur. Bunun için, bu tür görevleri yürütenlerin 2. madde de sayılan kurum ve kuruluşlarla ilgileri bulunmamaları, başka bir deyişle, Devlet, Vilayet ve belediyelerle İktisadi Devlet Teşekkül ve Müesseselerde görevli olmamaları yeterlidir. 5953 sayılı kanunun istisnalara ilişkin 2. maddesinde sendikalardan söz edilmediğine göre, sendikaca çıkarılan gazetelerde fikir işçisi olarak çalışanların da gazeteci sayılması gerektiği kuşkusuzdur.
Bu açıklamadan sonra davacının durumuna gelince; 30.11.1971 tarihinden KÖYYOL-İŞ sendikası'nın davalı Türkiye Yol-İş Sendikasına katıldığı tarihe kadar Yazı İşleri Müdürü ve Basın Müşaviri olarak çalıştığına ve sarı basın kartı sahibi olduğuna göre, 5953 sayılı Kanunun kapsamına girdiğinin kabul edilmesi gerekir. Ancak, davacının katılma işleminden sonra davalı sendikaca çıkarılan dergide çalışmadığı, sadece basın müşavirliği görevini yapmakla yetindiği, tarafların son oturumda yaptıkları açıklamalardan anlaşılmaktadır. Böyle olunca, davacının katılmadan önceki hizmetinin 5953 sayılı Kanunun kapsamına girdiği, sonraki hizmetinin ise davalının yaptığı gibi 1475 sayılı İş Kanununa göre değerlendirilmesi gerektiği kabul edilmelidir. Bu konuda belirtmek gerekir ki, sonraki hizmetin 1475 sayılı kanununa tabi olduğunun kabul edilmesi, önceki dönemde 5953 sayılı Kanuna göre kazanılmış olan hakkını ortadan kaldırmaz.
Davacının önceki hizmetinin hangi tarihten itibaren 5953 sayılı Kanuna göre değerlendirilmesi gerekeceğinin de burada saptanmasında zorunluk vardır. Mezkür Kanunun 6. maddesinin 2. ve 3. fıkralarında, kıdem hakkı gazetecinin mesleğe ilk giriş tarihinden itibaren hesaplanır. Akdin feshi halinde gazeteci, bu süreye göre hesaplanacak tazminatı almaya hak kazanır denildikten sonra, 8. fıkrada, "bir defa kıdem tazminatı alana gazetecinin kıdemi, yeni işine girişinden itibaren hesaplanır. Ancak, buna aykırı olarak işverenle gazeteci arasında yapılacak mukavele muteberdir" hükmüne yer verilmiştir. Bu kurallara göre, gazetecinin kıdem tazminatının mesleğe ilk girişinden itibaren hesaplanması zorunluğu vardır. Kıdem tazminatının önceki işin sonunda alınmış olması halinde dahi, taraflar bunun ilk işe girişten itibaren hesaplanmasını kararlaştırabilirler. Bu konuda tarafların tam bir sözleşme özgürlüğüne sahip oldukları görülmektedir. Davacı ile KÖY-İŞ Sendikası ve daha sonra onun yerine gelen KÖYYOL-İŞ Sendikası arasında düzenlenen sözleşmede yeralan ifadesine göre kıdeme müteallik mesleğe girişi 1.10.1960'dır "veya" gazetecinin kıdeme müteallik mesleğe girişi 1.10.1960'dır" biçimindeki ibareler tarafların kıdem hakkının mesleğe ilk giriş tarihi olan 1.10.1960'dan başlatılması konusunda anlaştıklarını göstermektedir. Dosya içindeki KÖY-İŞ Sendikası başkanlığınca onaylı " sarı basın kartı beyannamesindeki" gazeteciliğe başladığı tarih ve gazete "sütunu karşısında" 1.10.1960 Ankara Ticaret Postası Gazetesi "ve" şimdiye kadar hangi gazetelerde çalıştığı "sütunu karşısında da" Ankara Ticaret Gazetesi Son Haber" şeklindeki açıklamalardan da, kıdem hakkının mesleğe ilk giriş tarihinden itibaren başlatılması gerekeceği sonucu çıkmaktadır. Bu konuda ayrıca belirtmek gerekir ki, 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 27. maddesi, sendikanın bir başka sendikaya katılması halinde katılan sendikanın bütün hak, borç, yetki ve menfaatlerinin katıldığı sendikaya kendiliğinden geçmesini öngörmektedir. Bu nedenle, davalının önceki sözleşmelerle bağlı olduğu kuşkusuzdur.
Yukarıdan beri yapılagelen açıklamalar nedeniyle, davacının kıdem tazminatının 5953 sayılı Kanun hükümlerine göre 1.10.1960 tarihinden katılma tarihine kadar ve tavan sınırlamasına bağlı tutulmadan hesaplanması gerekirken, aksine düşünce ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebepten davacı yararına BOZULMASINA, davacı yararına takdir edilen 11.000 TL. duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 3.2.1987 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Türk Telekom Borç 
  • 13.06.2025 08:58
  • [Mal Paylaşımı davaları] Mal Paylaşımı dava sonucu alacak Nafakadan düşülebilir mi 
  • 12.06.2025 08:44
  • SGK sözleşmeli özel hastane Savcılığa şikayet edilebilir mi ? 
  • 11.06.2025 20:01
  • Fuzuli İşgalci Evin Demirbaşlarını Söküp Götürebilir Mi 
  • 11.06.2025 18:54
  • Solidworks Lisanssiz kullanımi yanlış adreste arama 
  • 10.06.2025 01:05


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini