 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
8. Hukuk Dairesi
E: 1986/11922
K: 1986/12000
T: 08.12.1986
DAVA : (İ.Ç.) vekili Av. (B.A.) ile Hazine vekili Av. (K.T.) ve dahili davalı Kayı köyü muhtarlığı aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Çorum 2. Asliye Hukuk Hakimliğnden verilen 26.3.1985 gün ve 78/138 sayılı hükmün Yargıtay'ca inclenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : Davacının dayandığı 939 tarihli ve 437 - 70 tahrir numaralı vergi kaydının nizalı 582 ve 551 parsellerle birlikte nizasız 548, 549 ve 550 parselleri kapsadığı bilirkişi tarafından bildirilmiştir. Vergi kaydında, doğu ve batısınır mer'a olarak gösterilmiştir. Mer'a sınırı değişir ve genişletilmeye elverili sınır sayılır. Tapulama Kanunu'nun 42. maddesi hükmüne göre, böyle bir kaydın muhtevası kayıtta yazılı miktara görebelirlenir. 548, 549 ve 550 parseller bu kayda göre daacı ve müşterekleri adına tesbit ve tescil edilmiştir. Ohalde, bunların toplamının nazara alınması icabeder. Bu üç parselin toplam yüzölçümü 17000 metrekare olmaktadır. Vergi kaydında miktar 18380 metrekare olarak yazılı bulunmaktadır. O halde, 18380 metrekareye ulaşacak biçimdeki miktarın davacı tarafından kaytı miktarı olarak iktisap edilmesi mümkündür. 548, 549, 550 parsellerin mitarı 17000 metrekare olduğuna göre, eksik olan miktar 1380 metrekaredir. Ancak bu miktarın 552 veya 551 parselden tefrik edilerek dacı adına tescili mümkündür. Zira mer'alar zilyetlik yolu ile kazanılmaz. Miktar fazlasının mer'a olduğunu kabul etmek icap eder. Mahkemece yapılacak iş; tapulama Kanunu'nun 43. maddesi hükmüne göre davacıya tercihinin hangi parsele ait olduğu sorulup tesbit edilmeksuretiyle buradan 1380 metrekarelik yerin iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar vermekten ibarettir. Davanın tümünün reddine karar verilmesi Yasaya aykırıdır.
426 parselle ilgli temyiz itirazlarına gelinde: Davacıya ait Ağustas - 1963 tarihli 63 numaralı tapu kaydında bu parselle birlikte 375 parsele uygudu bilirkişi tarafından ifade edilmektedir. Tapu kaydında güney sınrı mer'a ve kır olarak gösterilmektedir. Dava konusu taşınmaz 375 parselin güneyindedir. Tapu kaydındayazılımiktar kadar yer 375 parsel olarak davacı ve müşterekleri adına tescil edilmiş bulunmaktardır. Bu durumda nizalı parselin, miktar fazalı olan mer'a ve kır yönünü teşkil ettiği kabul edilebilir. Ne var ki, fenni bilirkişi tarafından düzenlenen 1.10.1979 tarihli krokili raporda, 426 parselin (a) işaretli ile gösterilen 13500 metrekarelik kısmının dahi nizasız 375 preslee revizyon gören Ağustos - 1963 tarhili ve 63 sıra numaralı tapu kaydının kapsamında kaldığı bildirilmiş ve gerekçe olarak haritadaki ölçülere dayanılmıştır. Yeniden fenni bilirkişi seçilmek suretiyle bu haritanın 375 parselle birlikte 426 parsele de uygulanması, biçim ve ölçü itibariyle 375 parsel ile birlikte 426 parselin neresine uyduğunun tespit edilmesi ve 426 parsele ait bir kısım yer bu tapu kaydının kapsamında kalıyor ise, bir kısmının tapuya göre davacı ve müşterekleri tarafından iktisap edildiğinin nazara alınması ve bu kısmın da davacı adına tesciline karar verilmesi gerekecektir. Bu bakımdan 426 aprsel ile ilgili inceleme yetersizdir. Az önce açıklana yönler gözönünde tutulmak suretiyle yeniden uygulama yapılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Tüm temyiz itirazları açıklanan yönden bakımından yerinde olduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 8.12.1986 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.