 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
8. Ceza Dairesi
E: 1986/3759
K: 1986/4616
T: 01.10.1986
DAVA : Hakkı olmayan yere tecavüzden sanıklar Rıza, Mithat'ın yapılan yargılanmaları sonunda, beraetlerine dair, (Sulakyurt Sulh Ceza Mahkemesi)nden verilen 25.12.1985 gün ve 150 esas, 182 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi C. Savcısı tarafından istenilmiş olduğundan, dava evrakı C. Başsavcılığı'ndan tebliğname le 5.6.1986 günü daireye gönderilmek incelenip, gereği düşünüldü:
KARAR : Medeni Kanunun 641 ve 912. maddeleri, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan arazileri ve bunların tasarrufuna ilişkin hükümleri düzenlemiş, bu hükümlere paralel olarak da 766 sayılı tapulama Kanunun 35. maddesinde; (mer'a yayla.. gibi ammenin istifadesine tahsis edildiği ve kaddimden beri umumun istifade ve intifa ettiği tevsik edilen orta malı arazi sınırlandırılır, parsel numarası verilerek yüzölçümü hesaplanır) denilmiş ve aynı Yasanın 2. maddesinde de (tarıma elverişli olmayan sahipsiz kayalar, tepeler, dağlar ve Orman Kanunu uyarınca orman sayılan yerler, tapulamaya tabi tutulamaz hükmüne yer verilmiştir.
TCK.nun 513/2. maddesinde gösterilen suçun oluşması için, el atılan yerin köy tüzel kişiliğinin malı olması veya öteden beri köylülerin ortaklaşa yararlanmasına bırakılmış bulunması gerekmektedir. Yasa maddesinde mer'a, harman yeri, yol, sulak olarak sayılan yerlerin tehdidi olmadığı aksine (gibi) sözcüğü ile köyün benzer yerlerine tecavüz de adı geçen madde ve fıkraya göre suç teşkil edecektir.
Dava konusu yerin, tapulama paftasına göre devletin hüküm ve tasarrufu altında kalan yerlerden sayılarak kadastro harici bırakıldığı anlaşılmakta ise de, keşifte dinlenilen bilirkişi açıklamasına göre ezelden beri köylünün ortaklaşa kullandığı yer olup, sanık tarafından el atılarak tasarruf edilmekte olduğunun tesbit edilmesine ve aynı yere tecavüz nedeniyle mahkemenin temyiz edilmeksizin kesinleşen 30.5.1984 gün 1982/212 esas, 1984/238 sayılı mahkumiyet hükmünün de bulunmassına göre, sanığın mahkumiyeti yerine olayımıza uygun düşmeyen Dairemiz kararından söz edilerek beraet kararı verilmesi,
SONUÇ : Bozmayı gerektirmiş C. Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 1.10.1986 gününde oybirliğiyle karar verildi.