 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
8. Ceza Dairesi
E: 1986/3146
K: 1986/4024
T: 03.07.1986
DAVA : Sahte dolar sürmekten sanıklar (A.E.), (A.G.)'ün yapılan yargılamaları sonunda; TCK.nun 316/4, 318, 59, 330. maddeleri uyarınca 1 er yıl 3 er ay hapis, 37.500 er lira ağır para cezalarıyla hükümlülüklerine ve ceza süresi kadar genel gözetim altında bulundurulmalarına ve zoralıma dair MİDYAT Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 25.6.1985 gün ve 165 esas, 78 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanıklar vekilleri tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C. Başsavcılığından tebliğname ile 8.5.1986 günü daireye gönderilmekle, incelenip gereği düşünüldü:
KARAR : Gerekçeli karar başlığında sanıklardan (A.E.)'nun soyadının yanlış yazılması yerinde düzeltilebilir doktilo yanılgısı kabul edilmiştir.
1 - Sanıklardan (A.E.)'nun hazırlık soruşturmasındaki anlatımlarının zora dayalı olduğunu bildirmesi, sanık (A.G.)'ün de atılı suçu işlemediğine ilişkin savunmaları, tutanak imzacısı tanıkların da açıklayıcı ve ayrıntılı anlatımda bulunmayıp, tutanakların doğru olduğunu bildirmekle yetinmiş olmaları da gözönüne alınarak olayda gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde saptanması açısından, sanıklardan (A.) ile (A.Y.)'ın zabıta anlatımlarında adlaır geçen ve olay hakkında bilgileri olduğu anlaşılan (A.S.), (N.Y.) ile dinlenilmesinde saınca görülmediği takdirde zabıtaya yardımcı olan janın bulunmaıs ve (H.) adlı kişinin anlatımlarına başvurularak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken eksir soruşturma ile karar verilmesi,
2 - Olayda elde edilen taklit edilmiş Amerikan doları üzerinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasına yaptırılan inceleme sonucu düzenlenen raporda, belirtilen özellikleri nedeniyle suç konusu efektifin sahte olduğu, doları hiç tanımayanlar içni iğfal kabiliyeti bulunduğu fakat sahteciliğin yabancı paralarla uğraşanlar tarafından kolaylıkla alaşılabileceğinin belirtilmesi karşısında, sanıklara verilen temel cezada TCK.'nun 321. maddesi ile indirim yapılması gerekirken yazılı biçimde anılan maddenin uygulanmaması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 3.7.1986 gününde oybirliğiyle karar verildi.