 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
7. Hukuk Dairesi
E: 1986/23172
K: 1986/11898
T: 19.12.1986
DAVA : Taraflar arasındaki tapulama tesbitinden doğan dava soncunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle, dosyadaki kağıtlar okundu, gereği görüşüldü:
KARAR : Tapulama sırasında 276 parsel sayılı 1021 metrekare yözülçümendeki taşınmaz vergi kaydına, kazındırıcı zamanaşımı zilyetliğine, paylaşmaya ve satışa dayanılarak davalı (H.B.) adına tesbit edilmiştir. Davacı Orman İdaresinin taşınmazın orman sayılan yerlerden bulunduğuna ilişkin itirazı üzerine tapulama komisyonunca yetkisizlik kararı verilerek tutanak ve ekleri taplama mahkemesine aktarılmıştır. Mahkemece, orman idaresi davasının kabulüne, taşınmazın orman olarak tapulama dışı bırakılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı (H.B.) tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu taşınmazın dayanılan vergi kaydının kapsamında kaldığı, ancak orman sayılan yerlerden bulunduğu, vergi kaydının mülkiyet belgesi olmadığı gerekçe gösterilerek hüküm kurulmuştur. Oysa, davalı taraf yargılama sırasında tapu kaydına dayanmıştır. Tapu kaydı ilk oluştuğu günden itibaren tüm gittileri ile birlikte getirtilip incelenmemiş, davalı ile kayıt maliki arasındaki ilişki araştırılmamış, uygulanarak dava konusu taşınmazı kapsayıp kapsamadığı belirlenmemiş, vergi kaydının revizyon gördüğü diğer taşınmazlar hakkındaki davalar, uygulamada gözönünde tutulmamıştır. Tapu kaydının tescil yolu ile oluşturulduğu, getirilen dosya içereği ile saptanmış olup, alınan tescil dosyasında haritası bulunmaktadır. Kayıt ve belgelerin haritasının bulunması halinde Tapulama Kanunu'nun 42. maddesi hükmünce kapsamları haritasına göre belli edilir. Diğer taraftan 2896 sayılı yasa ile Orman Kanunu'nun bazı maddeleri değiştirilmiş ve bazı maddeleri yürürlükten kaldırılmıştır. Bu kanun kamu düzeni ile ilgili olup, görülmekte olan davalara da uygulanır. Her ne kadar Orman uzmanı bilirkişi, taşınmazı orman sayıln yerlerden bulunduğunu raporunda bildirmiş ise de, içeriğine göre 2896 sayılı yasa ile değişik 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 1. maddesi hükmü gözönünde tutulmamıştır. Şu hale göre; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama yetersizdir. O halde, tapu kaydı ve eki haritası yeniden yapılacak keşifte yerel bilirkişi ve uzman bilirkişi aracılığı ile uygulanmalı, vergi kaydının dava konusu taşınmaz dışında başka taşınmazlara revizyon gördüğü gözününde tutularak o taşınmazlar hakkında dava bulunup bulunmadığı araştırılmalı, dava konusu ise H.U.M.K.'nun 45. maddesi hükmünce birleştirilmesi ve birlikte görülmesi gerekip gerekmeyeceği yönü üzerinde durulmalı, davalının tapu kayıt maliki ile miras ya da akit ilişkisi dahi araştırılmalı, uzman bilirkişiye keşfi ve uygulamayı gösteren harita çizidirilmeli, böylece tapu kaydının dava konusu taşınmazı kapsayıp kapsamadığı kesin bir biçimde belirlenmelidir. Bu uygulama sonunda tapu kaydının taşınmazı kapsadığı sonucuna varıldığı takdide 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 2896 sayılı Yasa ile değişik 1. maddesi hükmünce yeniden orman araştırması yapılmalı, uzman bilirkişiden açıklamalı rapor alınmalı, tapu kaydının geçerli nitelikte kayıtlardan bulunup bulunmadığı incelenmeli, bu uygulama sonunda taşınmazın tapu kaydının kapsamında kaldığı ya da kaydın geçerli kayıtlardan olmadığı, taşınmazın orman sayılan yerlerden bulunduğu sonucuna varıldığı takdirde Tapulama Kanunu'nun 2. maddesi hükünce tapulama dışı bırakılmasına karar verilmeli, aksi halde davalı tarafın zilyetlik delilleri istenmeli, tesbit bilirkişlieri dahi dinlenmeli,yerel bilirkişi ve tanık sözleri arasında aykırılık bulunduğu takdirde bu aykırılık giderilmeli ondan sonra toplanan tüm deliler birlikte değerlendirilerek Tapulama Kanunu'nun 1 ve 54. maddesi hükmü de gözönünde tutularak sonucuna göre bir hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu yönler gözetilmeksizin eksik inceleme ile yazılı biçimde hüküm kurulması isabetsiz davalının demyit itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA 19.12.1986 gününde oy birliği ile karar verildi.