Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
7. Hukuk Dairesi
E: 1986/1211
K: 1986/2651
T: 17.03.1986
DAVA : Taraflar arasında tapulama tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle gereği görüşüldü:
KARAR : Hükmüne uyulan Yargıtay bozma kararında dava konusu taşınmazlara uygulanan tapu kaydını dağ ve mer'a sınırları itibariyle değişebilir nitelikli olduğu, miktar fazlasının taşınmazların kurutma haritası kapsamında kalması nedeni ile süre yönünden zilyetlikle kazanılmasının mümkün olmadığı, taşınmazların kurutma haritasındaki yerlerinin tesbit edilmesi hususlarına değinilmiştir. Mahkemece bozma gereği yapılan inceleme sonucunda 919 parsel üzerindeki meyva ağaçlarının davalı (Ü.Ç)'ye ait olduğu beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle bu parselin ve 906 ile 917 parsel sayılı taşınmazların davacı hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
766 sayılı Tapulama Kanunu'nun 42. maddesi hükmünce cebel (dağ) ve mer'a gibi genişletilmeye elverişli sınırlı tapu kaytılarının kapsamı değişmez nitelikteki diğer sınırlarla bağlantı kurulmak suretiyle belirlenmesi gerekir ise de; olayda davalı taraf ayrıca ırmak, (H.M.A.), (O.) ve cebel sınırları içerisinde kalan arazide tahsisli geleneksel bir biçimde kulanıla gelen mer'a bulunmadığını belirleyen Asliye Hukuk Mahkemesinin 1952/60 esas, 1953/233 karar sayılı 30.1.1953 günlü kesinleşen mahkeme ilamına ve 743 ile 750 sayılı parsellerin Kanun-u evvel 1335 günlü gitti kaydının kapsamı içinde kaldığını belirleyen ve hazine aleyhine oluşup kesinleşen 1954/226 esas, 1958/252 karar sayılı 13.10.1958 günlü mahkeme kararına dayanmışlardır. Mahkemece de buyön bozma kararında önce yapılan keşif ve uygulama ile belirlenmiştir. Bu itibarla bu yönden maddi yanılgıya dayalı olarak kurulan bozma kararına uyulması usuli kazanılmış hak oluşturmaz. Tapu ve vergi kaydında gösterilen sınırlar doğuda, kuzeyden güneye doğru uzanan Irmak, Kuzeyde (H.M.A.) mirasçıları tarlası, güneyde 295 parsel sayılı (O.) oğlu (M.) taşınmazı, batısı cebel olarak belirlenmiş, bilirkişilerin sınırlar ile ilgili sözleri komşu parsellere revizyon gören tapu kayıtlarını sınırları ile doğrulanmıştır. Uzman bilirkişiler sahipli tarım toprağı arasından geçen ırmağın konumu itibarı ile değişmez nitelikte bulunduğunu açıklamalı raporlarında bildirmişlerdir. Kaldı ki bozma kararında değinilmediği için ırmak, (H.M.A.) ve (O.) sınırlarının değişmez nitelikte olduğu kesinleşmiştir. Şu hale göre, Irmak, (H.M.A.) ve (O.) taşınmazları sınırının değişmez nitelikte bulunduğunun kabulü gerekir. Bu itibarla tapu kaydının kapsamının doğuda ırmak, kuzeyde (H.M.A.) tarlaları, güneyde hazine aleyhine oluşan kesin hükümle belirlenen 264, 265 sayılı parselleri; 743 ila 750 sayılı parselleri ayıran sınır ile 295 sayılı (O.) taşınmazı sınıları esas alınmak ve (O.)'a ait 295 parselin 744 sayılı parselle birleştiği noktadan kuzeye ve 686 parsel sayılı (H.M.A.) taşınmazına çekilecek hat ile batı sınırın belirlenmesi ve bu yöntemle belirlenen tapu kaydı kapsamı olan alanın birleşik krokide gösterilmesi zorunludur. Davacı taraf, ayrıca vergi kaydına da dayanmıştır. Vergi kaydı mülkyite belgesi olmadığı ve batıda cebel, kuzey - batıda incirli taş sınır gösterildiği, arada açık yer kaldığı için kapsamının doğudaki Irmak sınırından başlanılarak kapsamının, batıya doğru yüzölçümüyle belirlenmesi gerekir. Dinlenen bilirkişi ve tanıklar dava konusu taşınmaz üzerinde davalı tarafın zilyetliğinin tesbit gününe kadar 20 yılı aşkın bulunduğu ve uzman bilirkişi de raporunda taşınmazların tarım toprağı olduğunu bildirmiştir. Diğer yandan davaların konusu olan taşınmazların tarım toprağı olduğunu bildirmiştir. diğer yandan davaların konusu olan taşınmazların 743 ile 750 parsellerin 13.10.1958 tarihli kesin hükmün kapsamında kaldığı saptandığına göre, kararın tarafı olan hazine iledavalılar arasındaki sonraki günlü uyuşmazlığın dabaşka bir araştırmaya gerek kalmaksızın bu kesin hükme göre çözümlenmesi zorunludur. Bu itibarla kurutma sırasındaki idari işleme esas alınmak üzere köy muhtarı ve azalarının bazı taşınmazların ekilip, bazılarının ekilmediği yolunda düzenlediği listeler mahkemece saptanan hukkusal olgu ve bulguyu ortadan kaldırmaz. Vergi kaydı yüzölçümü, tapu kaydı yüzölçümünden fazladır. Tapulama tesbiti 1617 sayılı Kanunun yürürlüğü gününden önce yapılmıştır. Davalara konu olan parsellerin toplam yüzölçümünün 1000 dönümden aşağı olduğu fen bilirkişi (İ.K.) tarafından mahkemeye verilen raporda açıklanmıştır. Koşulların varlığı halinde vergi kaydı kapsamı dışında kalan taşınmazın 100 dönümlük bölümü kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile iktisap edilebilir. O halde, mahkemece tapu ve vergi kaydı ile 13.10.1958 tarihli kesin hükmün kapsamı yukarda açıklandığı gibi belli edilmeli, bu yön uzman bilirkişiye çizdirilecek birleşik haritada gösterilmeli, kesin hükmün kapsamı içinde kalan taşınmazlar yönünden taraflar arasındaki uyuşmazlık kesin hükme göre, tapu kaydının belirlenen değişmez sınırlarıyla bağlantı kurulmak suretiyle kapsamı içinde kalan bölümler yönünden tapu kaydına; tapu kaydı kapsamı dışında ve fakat vergi kaydı içinde kalan bölümler belgeli zilyetlik, vergi kaydı kapsamı dışında kalan bölümler ile ilgili olarak da zilyetlik delilleri değerlendirilmek suretiyle hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu yönlerden yanılgıya düşülmesi ve bozma kararında değinilmemekle kesinleşen yönler dışına çıkılmak suretiyle yazılı biçimde hüküm kurulmuş olması isabetsiz, davalıların temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmediğinden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 17.3.1986 gününde oybirliği ile karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini