 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1986/9289
K: 1986/11223
T: 13.10.1986
DAVA : Mahalli Mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü :
KARAR : Dava, konut ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkeme davayı reddetmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
6570 sayılı yasa kapsamına giren kiralananı iktisap eden kimse dilerse eski malik ile kiracının yaptığı sözleşmeye dayanarak aktin hitamında, isterse 6570 sayılı yasanın 7/d maddesindeki sürelerden yararlanarak kiracı hakkında ihtiyaç nedeni ile dava açabilir. Bu iki yoldan hangisi yararına ise onu seçmek yeni malikin hakkıdır. Davada 6570 sayılı Yasanın 7/d maddesine dayanılıyorsa yeni malikin dava açabilmesi için iktisaptan itibaren 1 ay içinde kiralananı satın aldığını, ihtiyacında kullanacağını kiracıya bildirmesi ve yine iktisaptan itibaren 6 ayın geçmesini beklemesi gerekir. İhtarın iktisaptan itibaren 1 ay içinde kiracıya keşidesi değil tebliği şarttır. Davanın, iktisabı izleyen 6 ay geçtikten sonra açılması süreye bağlı değildir. Aktin sonuna kadar dava ikamesi mümkündür. 1 ayın ve 6 ayın hesabında iktisap edilme gününün de hesaba dahil edilmesi gerekir. 6 aylık süre dolmadan açılması nedeniyle dava reddedilirse bu süre dolduktan sonra aynı nedenle ikinci dava açılabilir. 1. davanın derdestliği ve kesin hüküm sayılması söz konusu değildir. Ancak iktisabı izleyen 1 ay içinde ihtar tebliğ edilmemişse sonradan bunun giderilmesi mümkün değildir.
Olayımızda: Davacı, açıkça eski malikle davalı arasında yapılan kira sözleşmesine dayandığını belirtmiştir. Akit 20.12.1980 başlangıç tarihli ve iki yıl süreli olduğuna, dava açıldığı yıl itibariyle 19.12.1985 tarihinde son bulduğuna, dava da bu tarihi izleyen 1 ay içinde 13.1.1986 tarihinde ikame edildiğine göre süresinde açılmıştır. Mahkemenin davacının açık beyanına rağmen 6570 sayılı yasanın 7/d maddesindeki koşulları arıyarak davanın süresinde açmadığı yolundaki görüşü doğru değildir. İhtiyaca ilişkin taraf delilleri toplanarak varılacak sonuç dairesinde karar verilmesi gerekirken, aksi görüş ve düşünce ile davanın reddi usul ve yasaya aykırı olmakla hükmün bozulması icap etmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.'nun 428 inci maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 13.10.1986 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.