 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1986/9195
K: 1986/11101
T: 10.10.1986
DAVA : Mahalli Mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü :
KARAR : Dava, hasılat kirasına konu teşkil eden taşınmazın feshi ihbar nedeniyle tahliyesine ilişkindir. Mahkeme davayı kabul etmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.
Kiralananın hasılat kirasına konu taşınmaz olduğu ve belediye hudutları içinde bulunduğu ihtilafsızdır. Davacı B.K.'nun 287. maddesi uyarınca sebep göstermeksizin feshi ihbar nedeniyle bu yerin tahliyesini istemiştir. Bütün sorun belediye hudutları içinde bulunan ve hasılat kirasına konu teşkil eden taşınmazlarda 6570 sayılı kanunun hükümlerinin uygulanıp uygulanamıyacağı hususunda toplanmaktadır. 6570 sayılı yasanın 1. maddesi kanunun uygulama alanını göstermiştir. O yasa maddesinin uygulanabilmesi için kiralananın belediye hudutları içinde bulunması, bir de musakkaf yani üstü örtülü sabit tesis olması gerekir. Madde bu iki koşulun dışında herhangi bir şart öngörmemiştir. Bu bakımdan bu şartları haiz hasılat kirasına konu olan taşınmaz mallar için de 6570 sayılı yasanın uygulanması gerekir. Prof. Dr. Fevzi Necmettin Fevzioğlu B.H. 2. kısım, Aktin Muhtelif Nevileri, 1980 baskı sayfa 403 de) Prof. Dr. Haluk Tandoğan (B.H. Özel Borç ilişkileri sayfa 21) da aynı görüşü paylaşmışlardır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.5.1986 gün ve 1985/427 esas 1986/551 sayılı kararı da görüşümüzü teyit etmektedir. Hal böyle olunca sadece süre yönünden B.K.'nun 287. maddesindeki feshi ihbar önem taşımaktadır. Bu itibarla bunun dışında davacı 6570 sayılı yasanın 7. maddesinde belirtilen bir tahliye sebebine dayanmışsa onun ispatı gerekir. Sebep zikretmeksizin sadece feshi ihbarla dava açmak mümkün değildir. Olayımızda davacı hiç bir tahliye nedenine dayanmamıştır. Bu bakımdan sabit olmayan davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle temyiz itirazlarının kabulü ile H.U.M.K.'nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA,(..) 10.10.1986 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.