 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
6. Hukuk Dairesi
E: 1986/6645
K: 1986/10179
T: 23.09.1986
DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan şuf'a davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davacı tarafından süresi içinde istenilmekle; dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, şuf'alı payın iptal ve tescili istemine ilişkindir. Mahkeme zımmi feragat nedeniyle davayı reddetmiş, hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Davacı, dava konusu taşınmazda paydaş olduğunu, 2/5 pay sahibi Nuri'nin payını 19.7.1984 tarihinde davalıya sattığını beyanla şuf'a hakkının tanınması isteği ile bir aylık hak düşürücü süre içinde 10.8.1984 tarihinde işbu davayı açmıştır. Dava devam ederken davalılar şuf'alı payın yarısını rizaen davacıya satmışlardır. Mahkeme bu satışı şuf'a hakkından zımmen feragat kabul ederek davayı reddetmiştir. Şuf'a hakkı dava açmak suretiyle kullanıldıktan sonra bu haktan nasıl vazgeçileceği sorununu çözümlemek gerekmektedir. Şuf'a davası açıldıktan sonra haktan değil, davadan vazgeçme söz konusu olacaktır. Bu takdirde de HUMK. nun 93 ve 151. maddelerinin uygulanması gerekir. 16.5.1951 gün ve 6/19 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı bunu öngörmektedir. HUMK.nun 93. maddesi uyarınca davadan feragat bir dilekçe ile veya duruşma sırasında vaki beyanla yapılabilir. Usulün 151. maddesi uyarınca beyan şekilde yapıldığı takdirde bunun davacı tarafından imza edilmmesi gerekir. Olayımızda davacının bu şekillere uygun feragatı sözkonusu değildir. Zımmi feragat bahse konu olamaz. Davacının şuf'alı payın bir kısmını rıza ile iktisabı, şuf'alı payın geri kalan kısmı bakımından davayı yürütmesine engel değildir. Mahkemenin aksine olan görüşü yersizdir. Şuf'a bedeli de depo edildiğine göre, subut bulan davanın kabulü gerekirken zımni feragattan bahisle davanın reddedilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün (BOZULMASINA ve dava tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık ücret tarifesi gereğince takdir olunan 6.500,- lira mürafaa vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 23.9.1986 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.