 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
5. Ceza Dairesi
E: 1986/3600
K: 1986/4238
T: 24.11.1986
DAVA : Ekrem'i birlikte kasten öldürmekten sanık Muzaffer'in yapılan yargılanması sonunda, hükümlülüğüne ilişkin (Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi)nden verilen 27.12.1985 gün ve 502/493 sayılı hüküm re'sen temyize tabi olmakla beraber duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi sanık tarafından da istenilmiş olduğundan; dava dosyası Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan tebliğname ile Dairemize gönderilmekle, sanığın duruşmaya müdafii göndermemesi nedeniyle duruşmasız olarak incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
KARAR : Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanığın sübuta eksik incelemeye yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak:
Sanıklarla Mehmet arasında husumet bulunduğu, olay günü Mehmet'in Çınar İlçesi'nden geleceğini haber alan sanıkların Mehmet'i öldürmek maksadı ile yol kenarına gizlendikleri, Mehmet ve maktul Ekrem'inde bulunduğu Asaf'ın sevki idaresindeki taksiye ateş ettikleri, vaki isabet sonucu taksinin arızalanarak durduğu, silah sesini işiten ve olay yerine gelen taraf kadınlar arasında kavga çıktığı, maktulün bu kavgayı aralamakla meşgul olduğu sırada sanık Muzaffer ile hakkındaki hüküm kesinleşen Mahmut'un hamil bulundukları silahlarla ateş ederek sağ ve sol kulak civarından yaraladıkları, maktul Ekrem'in bu yaranın tesiri ile öldüğü tanık Sultan, Abdullah ve Asaf'ın şahadeti, ölü muayene raporu ve tekmil dosya münderecaatından anlaşılmıştır. Ancak maktuldeki ölümü tevlit eden iki yaranın hangi sanığın atışı ile husule geldiği tespit edilememiş olmasına göre sanık Muzaffer'in eyleminin faili gayri muayyen olacak şekilde adam öldürmek olarak tavsifi ve hakkında TCK.nun 448, 463, 59. maddeleri uygulanmak suretiyle tecziyesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
SONUÇ : Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki düşünce gibi hükmün BOZULMASINA 24.11.1986 günü oybirliği ile karar verildi.